![cover image](https://wikiwandv2-19431.kxcdn.com/_next/image?url=https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/0/06/A_Guatemalan_police_officer%252C_who_is_part_of_the_Guatemalan_Inter-Agency_Border_Unit%252C_points_his_weapon_at_a_simulated_suspect_to_contain_him_during_a_vehicle_checkpoint_exercise_at_the_Guatemalan_military_130521-A-CL600-120.jpg/640px-thumbnail.jpg&w=640&q=50)
Şiddet tekeli
From Wikipedia, the free encyclopedia
Şiddet tekeli, siyaset felsefesinde, kendi yetki alanında yasal olarak güç kullanan tek varlık ve dolayısıyla o bölgenin en yüksek otoritesi olan bir yönetimin mülkiyetidir.
![Thumb image](http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/0/06/A_Guatemalan_police_officer%2C_who_is_part_of_the_Guatemalan_Inter-Agency_Border_Unit%2C_points_his_weapon_at_a_simulated_suspect_to_contain_him_during_a_vehicle_checkpoint_exercise_at_the_Guatemalan_military_130521-A-CL600-120.jpg/640px-thumbnail.jpg)
Devletin belirleyici kavramı olarak şiddet üzerindeki tekel, sosyolojide ilk olarak Max Weber tarafından Meslek Olarak Siyaset (1919) adlı makalesinde tanımlanmış olsa da, fiziksel gücün meşru kullanımına ilişkin tekel, modern kamu hukukunun temel bir kavramıdır. Fransız hukukçu ve siyaset filozofu Jean Bodin'in 1576 tarihli Les Six livres de la République adlı eserine ve İngiliz filozof Thomas Hobbes'un 1651 tarihli kitabı Leviathan'a kadar gider.[1] Weber, devletin "fiziksel gücün meşru kullanımı üzerinde tekel iddiasında bulunan tek insan Gemeinschaft (Topluluk)" olduğunu iddia ediyor. Bu nedenle, "devletler, nüfusun itaatini sağlamak için hapsetme, kamulaştırma, aşağılama ve ölüm tehditleri gibi zorlayıcı araçlara başvurabilir. Bu tekel, belirli bir coğrafi alanla sınırlıdır ve aslında bu belirli bir alanla sınırlandırılması, bir devleti tanımlayan şeylerden biridir.” Başka bir deyişle, Weber, devleti, kendi topraklarında yaşayanlara karşı fiziksel güç kullanma, tehdit etme veya yetkilendirme konusunda münhasır hakka sahip olmayı başaran herhangi bir kuruluş olarak tanımlar. Weber'e göre böyle bir tekel, bir meşrulaştırma süreci aracılığıyla gerçekleşmelidir.