Şizofreni
bir akıl hastalığı / From Wikipedia, the free encyclopedia
Şizofreni (Yunanca: σχίζειν s’chizein "bölünmek, yarılmak, ayrılmak, parçalanmak" ve φρήν phrēn "akıl, ruh, huy, hissiyat"), benzer belirtilere sahip birtakım ruhsal hastalıklardır.
Bu maddenin daha doğru ve güvenilir bilgi sunması için güncellenmesi gerekmektedir. Daha fazla bilgi için tartışma sayfasına bakınız. |
Şizofreni | |
---|---|
Şizofreni teşhisi konulmuş bir kişinin işlemeli kumaşı | |
Uzmanlık | Psikiyatri, klinik psikoloji |
Belirtiler | Çoğunlukla işitsel halüsinasyonlar, delüzyonlar, paranoya, düşüncenin bulanıklaşması[1][2] |
Komplikasyon | İntihar, kalp hastalıkları, yaşam tarzı bozuklukları[3] |
Süre | Kronik[2] |
Nedenleri | Çevresel ve kalıtsal etkenler[4] |
Risk faktörü | Aile öyküsü, ergenlikte Cannabis kullanımı, kış sonu veya erken baharda doğanlar, gebelik sorunlarıyla doğanlar, normalden yaşlı babaların çocukları, kentte doğup büyüyenler[4][5] |
Ayırıcı tanı | Madde kullanımı, Huntington's hastalığı, bipolar bozukluk, otizm,[6] borderline kişilik bozukluğu[7] |
Tedavi | Antipsikotikler[4] |
Sıklık | ~0.5%[8] |
Ölüm | yaklaşık 17000 (2015)[9] |
Hastalık, algılama ve düşünme yetilerinde meydana gelen bozukluklara bağlı olarak kişinin davranışlarında da değişime, bozulmalara yol açar. Bu bozulmalar, şizofreni hastasının kendisini rahatsız etmeye başlayan dış dünyadan bağımsız, kişiler arası ilişkilerden ve gerçeklerden uzaklaşarak kendi kendine yeni bir dünya kurmasına neden olur.
Diğer yaygın belirtiler arasında halüsinasyonlar (tipik olarak sesler duymak), sanrılar (yani paranoya), düşünce bozukluğu, tecrit ve duygusal küntlük yer alır. Şizofreni hastalarının çoğunda, özellikle madde kullanım bozuklukları, duygudurum bozukluğu, anksiyete bozukluğu ve obsesif kompulsif bozukluk gibi ruhsal bozukluklar da vardır.
Şizofreni kelimesi, Yunanca ayrık veya bölünmüş anlamına gelen "şizo" (schizein, Yunanca: σχίζειν) ve akıl anlamına gelen "frenos" (phrēn, phren- Yunanca: φρήν, φρεν-) sözcüklerinin birleşiminden gelir.[10] Anlatılmak istenen kişinin iki kişilikli olması değil, aynı anda iki farklı gerçekliğe inanmasıdır. "Gerçek gerçeklik" normal, sıradan bir insanın algılamasına denk düşerken, "ikinci gerçeklik" sağlıklı bir insanın anlayamayacağı, çoğu kez belli bir sisteme dayalı bir gerçekliktir.
Şizofreninin ömür boyu görülme sıklığı genel nüfusta %0,5-1'dir.[11][12][13] Ancak kan bağı olan akrabaları arasında şizofreni hastaları bulunanlarda, şizofreni görülme sıklığı genel toplumdan daha yüksektir. Tamamen aynı genetiğe sahip tek yumurta ikizleri üzerindeki çalışmalar, bir kardeşte hastalığın var oluşunda, diğer kardeşte de %83 oranında hastalığın görüldüğünü ortaya koymuştur. Yapılan çalışma tek yumurta ikizi kardeşlerin aynı kültürel ve çevresel faktörlerle yetiştiği yönüyle eleştiri almıştır. Ayrıca aynı çalışmada vakaların teşhis edildiği ortalama yaş 28,9 olarak saptanmıştır.[14]
Şizofrenide genetik faktörlerin rolü iyi tanımlanmış olmakla beraber, bu hastalık yalnızca kalıtımsal faktörlerin değil, birçok koşulun bir araya gelmesi ile oluşur. Yani şizofreni genetik ve çevresel faktörlerin rol aldığı bir hastalıktır.
Günümüzde şizofreni tedavisinde çok yönlü bir yaklaşım yararlı bulunmaktadır. Güncel tedavide temelde antipsikotik ilaçlar kullanılmaktadır. Bunun yanı sıra psikoterapiler ve diğer psikososyal yaklaşımlara da başvurulmaktadır. Antipsikotik ilaçların şizofrenide dopamin varsayımını doğrular biçimde dopamin üzerinden etki ettikleri düşünülmektedir. Hastalığın özellikle akut döneminde hastaların hastanede yatarak tedavi görmesi gerekebilir.
Birçok alt tipi bulunan şizofreni çok değişik gidiş ve sonlanış gösteren süreğen bir bozukluktur. Şizofrenide hastalığın gidişi her birey için farklı biçimde gelişebilir. Hastalığın popüler kültürdeki olumsuz imajına rağmen, hastaların çok büyük kısmı tedaviden fayda görebilirler. Buna karşılık şizofreni hastalarının yaklaşık %25-30'unda, ne tür sağaltım yapılırsa yapılsın, belirgin bir iyileşme görülmez ve bu hastalarda ciddi ölçüde yetiyitimi olabilir.[13]