Keykubadiye Sarayı
From Wikipedia, the free encyclopedia
Keykubadiye Sarayı, Anadolu Selçuklu Devleti’nin yönetim merkezlerinden biri olan Kayseri’deki Keykubadiye Sarayı, Keykubad (Şeker) Gölü’nün doğusunda günümüzde Kayseri Şeker Fabrikası arazisi sınırları içerisinde yer almaktadır.[1] Sarayın inşa tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte genel olarak Anadolu Selçuklu Sultanlarından I. Alaeddin Keykubad tarafından 1220’li yılların ortalarında yaptırıldığı kabul edilmektedir.[2]
Bu madde, Vikipedi biçem el kitabına uygun değildir. (Eylül 2022) |
Genel bilgiler | |
---|---|
Durum | Harap ve yıkık durumda |
Konum | Keykubad (Şeker) Gölü’nün doğusunda günümüzde Kayseri Şeker Fabrikası arazisi sınırları içerisinde |
Şehir | Kayseri |
Ülke | Türkiye |
Koordinatlar | 38°45′28″K 35°25′25″D |
Adını aldığı | Anadolu Selçuklu Sultanlarından I. Alaeddin Keykubad |
Tamamlanma | 1220ler |
Yıkılma | 1243 (780 yıl önce) (1243) |
Keykubadiye Sarayı bulunduğu konum itibarıyla Keykubad dağı, Keykubad (Şeker) gölü ve Meşhed ovası arasındaki düzlükte dağılım göstermektedir.[1] I. Alaeddin Keykubad’ın yazlık saraylarından biri olan ve aynı zamanda sefer hazırlıklarının da yapıldığı bir üs niteliğindeki bu saray, 1237 senesinde yine I. Alaeddin Keykubad’ın, verdiği bir ziyafette av etini yemesi sonucu zehirlenerek vefat ettiği yer olmuştur.[3]
Keykubadiye Sarayı’nın görkemini dönemin önemli tarihçilerinden olan İbn Bibi “Orayı sanki Tanrı cenneti dünyada göstermek için yaratmıştı… Orada öyle bir saray vardı ki, alanında güneş ve ay yüz taraftan görünüyordu…” şeklinde tasvir etmiştir.
1237 yılından sonra I. Alaeddin Keykubad’ın oğlu olan II. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde de kullanılan saray 1243 yılında yapılan Kösedağ savaşından sonra Moğolların Kayseri’yi işgali sırasında yakılıp yıkılmıştır.[4] Aksaraylı Kerimüddin Mahmud, “Feleği gör ki; çehreleri sultanları imrendiren o mutlu zümreyi, o temiz imanlı ve dürüst gidişli insanları cefasıyla ne hale getirdi. Onların faziletlerinden şimdi memlekette bir hatıra kalmamış gibidir. Kayseri’nin saraylarına bak ki ne kapıları ne de duvarları yerindedir” ifadesi ile 1265 yılında Keykubadiye’nin artık kullanılmayacak durumda olduğunu belirtmiştir.
Anadolu Selçuklu dönemi sonrasındaki kullanım ile ilgili herhangi bir bilginin bulunmadığı Keykubadiye Sarayı’ndan günümüze büyük ölçülerde tahrip olmuş Dört Kemerli Yapı (Köşk) ve Tonozlu Yapı (Büyük Köşk) olarak isimlendirilen iki yapı kalıntısı ulaşmıştır.[4]