En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları
Buhârî
Buharalı Fars muhaddis Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Remove ads
Buhârî ya da tam künyesiyle Ebû Abdillâh Muhammed bin İsmâîl bin İbrâhîm el-Cu'fî el-Buhârî (810, Buhara - 869, Semerkant), İslam tarihindeki en önemli hadis alimi olarak kabul edilen 9. yüzyılda yaşamış Fars muhaddis.[1] Yazdığı Sahih-i Buhârî diye bilinen (Arapça: الجامع الصحيح, El-Camius-Sahih) eser, daha sonradan Müslümanlar için güvenilir hadis kaynaklarını teşkil eden ve Kütüb-i Sitte diye anılan serinin ilk kitabıdır.
Özbekistan'ın Buhara şehrinde doğan Buhari, küçük yaşta hadis öğrenmeye başladı. Abbasi Halifeliği döneminde önemli ilim merkezlerine giderek döneminin etkili âlimlerinden ders aldı. Binlerce hadis rivayetini ezberleyen Buhari, 846'da Sahih-i Buhari'yi derledi. Hayatının geri kalanını, topladığı hadisleri öğreterek geçirdi. Hayatının sonlarına doğru, Kur'an'ın mahluk olduğuna inandığı iddialarıyla karşı karşıya kaldı ve Nişabur'dan sürgün edildi. Ardından Semerkant yakınlarındaki Hartenk'e taşındı.
Remove ads
Yaşamı
Özetle
Bakış açısı
Soyu ve erken yaşamı
Muhammed bin İsmail el-Buhari el-Cufi, 21 Temmuz 810 (13 Şevval 194) Cuma günü cuma namazından sonra günümüz Özbekistan'ında Horasan bölgesinin Buhara şehrinde doğdu.[2][3][4][5] Fars kökenlidir[6][7][8] ve babası Malik bin Enes, Abdullah bin Mübarek ve Hammad ibn Seleme'nin öğrencisi olan hadis âlimi İsmail bin İbrahim'di.[6][9] Babası, Buhari henüz bebek yaşlarındayken vefat etti. Buhari'nin büyük büyükbabası Muğire, Buhara valisi Yeman el-Cufi'nin tebliğiyle İslam'ı kabul ettikten sonra Buhara'ya yerleşti. Gelenek gereği Yeman el-Cufi'nin mevlası oldu ve ailesi "el-Cufi" nisbesini taşımaya devam etti.[10]
Buhari'nin büyük büyükbabası Muğire'nin babası Bardizbah (Farsça: بردزبه), çoğu âlim ve tarihçiye göre Buhari'nin bilinen en eski atasıdır. Bardizbah bir Zerdüşt din adamıydı. Bardizbah'ın babasının adını veren tek alim Takiyüddin es-Subki'dir ve babasının adının Bazzabah (Farsça: بذذبه) olduğunu söyler. İkisi hakkında da Fars oldukları ve İslam öncesi Fars halklarının dinini takip ettikleri dışında pek bir şey bilinmemektedir. Tarihçiler ayrıca Buhari'nin büyükbabası İbrahim bin Muğire (Arapça: إبراهيم ابن المغيرة, romanize: Ibrāhīm ibn el-Mughīrā) hakkında da herhangi bir bilgiye rastlamamışlardır.
Eğitimi ve seyahatleri
Babasının erken ölümü nedeniyle annesinin terbiyesi altında Arapçayı ve Kur'an'ı öğrenmiştir. Çağdaş hadis alimi ve tarihçisi Zehebî'ye göre, Buhari hadis okumaya 821 yılında başlamıştır. Çocukken Abdullah bin Mübarek'in eserlerini ezberlemiş ve ergenlik çağındayken hadis yazmaya ve rivayet etmeye başlamıştır. 826'da 16 yaşında annesi ve abisi ile birlikte Mekke'ye hac amacıyla gitmiştir, Buhara'ya dönerken kendisi ilim öğrenme isteğiyle Mekke'de kalmıştır.[11] Buhari, Medine'ye taşınmadan önce iki yıl Mekke'de kaldı. Burada peygamber Muhammed'in sahabeleri ve tabiun hakkında bir kitap yazdı. Medine'de bulunduğu süre içinde ayrıca Tarih-i Kebir isimli eserini de yazdı.
Buhari'nin, Suriye, Kûfe, Basra, Mısır, Yemen ve Bağdat gibi dönemin önemli İslam ilim merkezlerinin çoğunu gezdiği bilinmektedir. Ahmed bin Hanbel, Ali bin Medeni, Yahya bin Ma'in ve İshak bin Rahveyh gibi önde gelen İslam alimlerinden ders almıştır. Buhari'nin 600.000'den fazla hadis rivayetini ezberlediği bilinmektedir.
Mihne, son yılları ve ölümü
Buhari, uzun süren hadis toplama seyahatlerinden sonra önemli bir ilim merkezi olan Nişabur'a geldi. Buranın halkı tarafından çok büyük bir itibar gördü, evi hergün onu dinlemek için gelenlerle doldu taştı. O dönemde alimler arasında Kur'an'ın mahluk olup olmadığıyla ilgili bir kelam tartışması devam etmekteydi. Mutezile mensubu alimler tarafından ortaya atılan Kur'an'ın mahluk olduğu hakkındaki görüş epeyce taraftar toplamış hatta dönemin Abbasi devlet otoritesi tarafından desteklenmiştir. Bu görüşe karşı çıkan alimler ise dışlanmış ve hatta ağır eziyetlere uğramıştır.
Buhari'nin evindeki bir toplantıda ziyaretçilerden birisi Kur'an'ın mahluk olup olmadığı hakkındaki soruya Buhari "fiilerimiz mahluktur, Kur'an okuyuşumuz da öyledir" demesiyle şehirde büyük bir karışıklık çıkmıştır. Buhari'ye destek verenlerle karşı çıkanlar kavgaya tutuşmuş, Buhari ise şehirden çıkarak Semerkand yakınlarında bir köye yerleşmiştir. Zehebi ve Subkî, Buhari'nin Nişabur'daki bazı hadis âlimlerin kıskançlığı nedeniyle bu konunun ona sorulduğunu ve ardından kovulduğunu ileri sürmüşlerdir. Buhari, hayatının son yirmi dört yılını topladığı hadisleri öğreterek geçirmiştir. Mihne sırasında Semerkand yakınlarındaki bir köy olan Hertenk'e yerleşmiş ve orada da 1 Eylül 870 Cuma günü vefat etmiştir. Günümüzde mezarı, Semerkand'a 25 kilometre uzaklıktaki Özbekistan'ın Hertenk kentindeki İmam Buhari Türbesi'nde bulunmaktadır. Türbe, yüzyıllar süren ihmal ve haraplığın ardından 1998 yılında restore edilmiştir. Türbe külliyesi Buhari'nin türbesi, bir cami, bir medrese ve Kur'an yazmaları bulunan bir kütüphaneden oluşmaktadır. Buhari'nin zemin seviyesindeki türbe mezarı yalnızca bir anıt mezardır. Asıl mezar, yapının altındaki küçük bir mezar odasında yer almaktadır.
Remove ads
Eserleri hakkındaki görüşler
Özetle
Bakış açısı
Zühlî'nin Kur'an okuyan kişinin telaffuzunu mahluk kabul ettiği gerekçesiyle Buhârî'nin bidatçı olduğunu ve onun meclisine katılanların Kur'an'ın mahluk olduğu görüşüne sahip olmakla itham edilmesi gerektiğini bildirerek Müslim bin Haccâc ve Ahmed bin Seleme hariç insanların çoğunun Buhârî'nin meclisine katılmasını engellediği belirtilmektedir.[12] lbnu Ebi Halim er-Razi (ö.h. 327) Buhârî'nin biyografisinde babası Ebû Hatim er-Razi'nin Buhârî'den hadis işitmekle beraber Muhammed b. Yahya tarafından onun "Kur'an'ın okunuşu -lafzı- mahluktur" görüşü iletilince Buhârî'nin hadisini terk ettiğini anlatır.[13] Bu durumun Buhârî'nin Sahih'inin şöhretini geciktiren faktörlerden biri olduğu ve asırlar geçtikçe bu haberin unutulduğu ifade edilir.[14]
Buhârî'nin hocalarından Nuaym bin Hammâd'ın hemen bütün hadis münekkitleri tarafından zayıf ve münker hadis rivayet etmekle tanındığı, rivayetlerinde çokça yanılıp bunları birbirine karıştırdığı, rivayetleri pek kabul görmeyen muhaddislerden hadis rivayet ettiği için de eleştirildiği, rivayetlerinin delil olarak kullanılamayacağı ileri sürüldüğü ve hatta sünneti koruma gayretiyle hadis uydurduğunu söyleyenlerin de olduğu fakat Buhârî'nin ondan hadis rivayet ettiği belirtilmektedir.[15]
Buhârî'nin bidat ehli addedilen Hâricîlere ve Mürcie'ye mensup kişilerden de hadis rivayeti aldığı belirtilmektedir.[16] Bununla birlikte Buhârî'nin eserlerinde Ebu Hanife'yi cerh eden rivayetlere yer verirken ta'dil rivayetlerine yer vermemiş olduğu ifade edilmektedir.[17] Buhârî el-Câmiʿu'ṣ-ṣaḥîḥ'inin bab başlıklarında isim zikretmeden, “Kāle ba‘zu’n-nâs” (insanlardan biri şöyle dedi) ifadesini kullanarak Ebû Hanîfe'yi tenkit etmiş,[18] diğer eserlerinde de onun İslâm dinine zarar veren Mürcie'ye mensup olduğuna ilişkin rivayetleri zikretmiştir.[19] Hatta Buhârî'nin ed-Duafâü‟s-Sağir adlı eserinin 388 numaralı maddesinde Ebu Hanife'nin iki defa küfürden imana davet edildiğiyle ilgili bir rivayete yer verdiği belirtilir.[20]
Endülüslü İbn Hazm'ın (ö. H. 456/M.S. 1064) musiki konusunda en sağlam ve en kuvvetli olduğu belirtilen Buhârî'nin sahihinde geçen "Ümmetimin içinde zina yapmayı, ipekli giymeyi, içki içmeyi ve mûsikî dinlemeyi helâl sayan kimseler türeyecektir." şeklinde başlayan rivayetin uydurma olduğunu söylediği ve Buharî'yi kitabına uydurma hadis almakla suçlayanların başında geldiği ifade edlmektedir.[21]
Remove ads
Eserleri
- Et Tarih el Kebir (Daha sonra bu eseri et Tarih es Sağir adı ile özetlemiştir.)
- Es Sulasiyat
- El Edeb el Müfred: Ahlâk hadislerini toplayan bir eserdir. İstanbul'da 1306, Kahire'de 1346, Hindistan'da 1304 yıllarında basılmıştır.
- Halk-u Ef'ali'l İbad
- Raf'ul-Yedeyn fi's-Salah: Namazda el kaldırmakla ilgiidir. Kalküta'da 1257, Delhi'de 1299 yıllarında yayınlanmıştır.
- Kitâbu Duafâü's-Sagîr: Zayıf ravilerin hallerinden bahseder. Hindistan'da 1323 ve 1326 tarihlerinde basılmıştır.
- Kitâbu'l Künâ: Râvîlerin künyelerinden bahseden bir eserdir. Haydarabad'da 1360 yılında basılmıstır.
- Kitâbu'l-Kiraati Halfe'l-imam: Namazda imamın arkasında okuma hakkında yazılmış bir eserdir. 1299'da Delhi'de, ayrıca 1320'de Kahire'de basılmıştır.
- Halku'l-Ef'ali'l-ibâd ve'r-Redd Ale'l Cehmiyye: Cehmiyye mezhebinin görüşlerini reddeden bir kitaptır. 1306'da Delhi'de basılmıştır.
- El-Akîde yahut et-Tevhîd: Akaid konusunda yazılmış bir eserdir.
- Abarü's Sifat: Hadisle ilgili bir eserdir ve bazı kütüphanelerde yazma nüshaları mevcuttur.
- Sahih-i Buhari (Arapça: صحيح البخاري), asıl adı el-Câmiu's-Sahih olan ancak müellifinin adına (İmam Buhari) nisbetle 'Buhari', hadis kitabı adlı eserdir.
Kaynakça
Wikiwand - on
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Remove ads