En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları

Tuğra

Osmanlı padişahlarının isim ve sanlarını içeren imza türü Vikipedi'den, özgür ansiklopediden

Tuğra
Remove ads

Tuğra, (Osmanlıca: طغرا, Tuğra) padişahın ismi ve lakabı bulunan alâmet, imza. Tuğra, hat sanatının bir kolu halinde yüzyıllar boyunca usta hattatlar eliyle yazılmıştır.

Thumb
II. Mahmud'un Tuğrası
Thumb
Topkapı sarayı'nın giriş kapısındaki III. Mustafa'ya ait tuğra
Thumb
I. Orhan ve I. Murad'ın tuğraları
Thumb
II. Abdülhamid'in tuğrası (1876)

Türkçe’de kelime olarak padişahın ismini ihtiva eden özel bir işaret, padişahın imzası gibi anlamlar ifade eder. Aslı Oğuzlehçesinde tuğrağ olup, hükümdarın basılmış imzası demektir.

Orhan Gazi tarafından kullanılan ilk tuğra Orhan bin Osman ifâdesinden ibâret olup, tuğralardan ilki 1324 diğeri 1348 tarihlidir.

Birinci Sultan Osman Gazi'ye ait bir tuğraya günümüze dek hiçbir yerde rastlanmamıştır. Bu nedenle 36 Osmanlı padişahı; ama 35 Osmanlı padişah tuğrası vardır.

Remove ads

Yapısı

Özetle
Bakış açısı
Thumb
Tuğranın çeşitli kısımlarının adları
Thumb
Sultan IV. Mehmed'in mülkname'sinde kullandığı tuğra (1662)
Thumb
III. Selim'in tuğrası (1789)
Thumb
Sultan I. Mahmud'un Fermânında kullandığı tuğrası (1741)

Padişahın kendisi ve babasının isminin yazıldığı kısma, taht, kürsü veya sere adı verilir. Buradan sola doğru uzanarak aşağıdan yukarıya doğru uzayan ve iç içe iki kavisten meydana gelen kısma ise, beyze veya sancak adı verilir.

Thumb
II. Bayezid'ın Berat'ında kullanılan tuğrası (1486)

Kanuni Sultan Süleyman'ın Tuğrası:

Thumb
  • Halk arasında sele de denilen, sözlük anlamı Açık duran başparmağın ucundan işâret parmağının ucuna kadar olan uzaklık demek olan sere veya kürsü; tuğranın metin kısmıdır. Bunda pâdişâhın ve babasının adları ile Şah, Han, el-Muzaffer kelimeleri yazılıdır.
  • Beyze: Bin ile Han kelimelerinin 'n' harflerinin kıvrılmasıyla meydana gelen ve iç içe yazılan iki kavise denir. İç beyze ve dış beyze adı verilen bu iki kavis tuğranın sol tarafındadır. Dâimâ kelimesi bunun ortasındadır.
  • Tuğ veya elif: Tuğranın yukarıya uzanmış olan mızrak şeklindeki ||| çekmeye (üç elife) verilen addır. Bunların üzerine flama gibi çekilen kıvrıklara zülüf veya zülfe denmektedir.
  • Tuğranın Kolları (Hançere veya kol): Beyzelerin devamı olan ve el-Muzaffer kelimesinin üzerinden geçerek tuğranın sağına doğru paralel iki çizgi halinde uzanan kısma denir.
Remove ads

Kullanımı

Önceleri; ahidname, menşur, name-i hümâyun, mülknâme, ferman, vakfiye, berat vb. üzerine ve ortaya yazılan tuğra, sonraları; para, defter ve kâğıtların başına bir hanedan arması halinde bayraklarda, pullarda ve resmi yapılarda da kullanıldı.

Tuğra, vesikalarda; tevki-i hümayun, nişan-ı hümâyun, nişan-ı şerif-i âlişan, misal-i meymun, alamet-i şerife, tuğra-i garra diye de isimlendirilmiştir.

Tuğra çekene; tuğrai, tevkii, nişancı, tuğrakeş ve tuğranüvis de denilirdi.

Thumb
II. Abdülhamid'in tuğrası ve II. Wilhelm'in monogramı, Istanbul (1900)
Remove ads

Şehzade tuğraları

Şehzadeler, isimleri ile tuğra çektirirler, emirler yazdırırlar ve bu suretle kendi idareleri altındaki bölgelerde bir padişah gibi hüküm sürerlerdi. Yalnız kendi adlarına para bastıramaz ve namlarına hutbe okutamazlardı. Bu iki imtiyaz yalnız padişahlara aittir.

Tuğraların kaldırılması hakkındaki kanun

15 Haziran 1927 tarihinde tuğraların kaldırılması ile ilgili bir kanun hazırlanmıştır.

Kaynakça

  • İsmet Keten, "Tuğra Hat Sanatı"
  • Ahmet Efe, "Osmanlı Padişahları" (1996), Konya
  • Kaymaz Rıfkı, Osmanlı Padişahlarının Tuğraları, Ankara 1999.
Loading related searches...

Wikiwand - on

Seamless Wikipedia browsing. On steroids.

Remove ads