sade

Ayrıca bakınız: säde

Türkçe

Söyleniş

IPA^(anahtar): s̪ɑːd̪ɛ

Heceleme: sa‧de

Köken

Osmanlı Türkçesi ساده‏‎ (sâde), Farsça ساده‏‎ (sâde)

Belirteç

sade

1. yalnızca, yalnız, ancak, sadece

Çeviriler

çeviriler

Fince: yksinkertaisesti (fi)

Ön ad

sade (karşılaştırma daha sade, üstünlük en sade)

1. süsü, gösterişi olmayan, yalın, gösterişsiz

   Sade bir elbise.

   Sade bir kumaş.

2. gösterişi sevmeyen, iddiasız
   • Kendi halinde sade, iddiasız, mütevekkil bir insan oldum -Reşat Nuri Güntekin
3. özentisiz, gösteriş kaydından uzak, tantanasız
4. içine bir şey katılmamış

   Sade börek.

   Sade poğaça.

5. şeker katılmamış kahve
6. (edebiyat) süs ve zorlamadan uzak, açık ve anlaşılır

Çeviriler

çeviriler

Azerice: sadə (az) Fince: puhdas (fi), vaatimaton (fi), pelkkä (fi), sokeriton (fi) Kürtçe: xwerû (ku) Tatarca: sadä (tt)

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "sade" maddesi

Atasözleri

• Sade pirinç zerde olmaz, bal gerektir kazana; baba malı tez tükenir evlat gerek kazana.
• Sade pirinç zerde olmaz,bal da gerek kazana;ata malı tez tükenir,evlat gerek kazana.

Fince

Ad

sade

1. (meteoroloji) yağmur, baran, bereket, rahmet, yağar