toplanmak

toplanmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi toplanır)

toplama işine konu olmak
- Ağaçtaki meyveler toplandı.
bir araya gelmek
- 2007: Osman Cemal KAYGILI, 2007 İstanbul'da Semai Kahveleri ve Meydan Şairleri, sayfa 37 , Merkez Kitapçılık
  "Yalnız, öteden beri şuradan buradan, şundan bundan ve çoğu derme çatma bilgilerle yarım yamalak dinlediğimiz bazı mani, semai, koşma, destan, kalenderi söyleyenler de vardır ki, onların da şahsiyetleri tam manasıyla tebellür etmiş ve eserleri toplanmış değildir."
toplantı yapmak
(mecaz) kendine çeki düzen vermek
seyahat etmek, taşınmak vb. için hazırlanmak
şişmanlamak
- Kısacık boylu, kara kuru Nadir Hanım'ın yerinde şimdi şişman denilecek kadar etlenmiş, toplanmış, yağlanmış bir hanım var. - M. Ş. Esendal

çeviriler

Abazaca: aйззара (abq) (ajzzārā)
Eski Türkçe: avlaşmak‎ (otk) (avlaşmak), büglünmek‎ (otk) (büglünmek), irkilmek‎ (otk) (irkilmek), tirkeşmek‎ (otk) (tirkeşmek), türümek‎ (otk) (türümek), yıgılmak‎ (otk) (yıgılmak)
Fince: kerääntyä (fi), kokoontua (fi)
İngilizce: rally (en), gather (en), assemble (en), congregate (en), congregate (en)
Özbekçe: toʻplanmoq (uz)
Rusça: собираться (ru) (sobiratʹsya)
Tatarca: cíılu (tt)

Türkçe