En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları
well
Vikisözlük'ten, özgür sözlükten
Remove ads
İngilizce
Söyleniş
Ad
well (çoğulu wells)
- (hidroloji, jeoloji) su kaynağı, petrol veya gaz kaynağı
Belirteç
well
- büyük ihtimalle
- Being short of breath may well be the first sign of asthma. — Nefes darlığı pekâlâ astımın ilk alâmeti olabilir.
- çok, iyice
- Add the mustard and lemon juice and mix well. — Hardal ve limon suyunu ekleyip iyice karıştırın.
- iyi, memnun edici
- The whole team played well. — Bütün takım iyi oynadı.
- kolayca, sorunsuzca
- She could well afford to pay for the reception herself. — Resepsiyonun masraflarını pekâlâ kendisi karşılayabilirdi.
Ön ad
Ünlem
well
- Konuşurken duraksamak için kullanılır.
- Well, I suppose I could fit you in at 3.45. — Peki, sanırım seni saat 3.45'e sığdırabilirim.
- Rahatlama, sinirlenme, şaşırma gibi bir çok hissi belirtmek için kullanılır.
Remove ads
Wikiwand - on
Seamless Wikipedia browsing. On steroids.
Remove ads