En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları

yol

Vikisözlük'ten, özgür sözlükten

Remove ads
Ayrıca bakınız: yoʻl, þol

Türkçe

Söyleniş

IPA(anahtar): /ˈjol/ Heceleme: yol

Köken

Eski Türkçe

yol (belirtme hâli yolu, çoğulu yollar)

  1. (yollar) Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık; sırat, tarik
  2. Karada insanların ve hayvanların geçmesi için açılan veya kendi kendine oluşmuş, yürümeye uygun yer:
    • 'Bahçeleri bahçelere toprak yollar bağlardı. - Çetin Altan
  3. Genellikle yerleşim alanlarını birbirine bağlamak için düzeltilerek açılmış ulaşım şeridi.
    • "Yolda oynayan çocuklara ne olduğunu sordu." - Ömer Seyfettin
  4. İçinden veya üstünden bir sıvının geçtiği, aktığı yer.
    • Su yolu. Sel yolu.
  5. yolculuk
    • Yola çıkmak. Yoldan kalmak.
  6. Gidiş çabukluğu, hız.
    • Bu vapurun yolu az.
  7. Davranış, tutum, gidiş veya davranış biçimi.
    • "Celâl Bey'i sakal bırakma yolunda, kim, hangi örnek özendirdi diye çok düşünmüşümdür." - Haldun Taner
  8. Uyulan ilke; sistem.
    • Duyguların eğitimi de en iyi, sanat yoluyla olur.
  9. (kumaş) Kumaşta bulunan çizgi.
    • 1944: Ekmel İZDEM, 1944 Dünkü - Bugünkü Akhisar, sayfa 96 , Ülkü Basımevi
      "Şalvar: Al istifo üzerine sarı ve beyaz simle işlenmiş yollar bulunur. Bu yollar aynı aralıklı ve işlenen yerler daha incedir."
  10. kez
    • "Tohumlar kimi yol, ısmarlandıktan üç dört ay sonra gelirdi." - Halikarnas Balıkçısı
  11. (halk ağzı, evlilik) Düğünde, oğlanevinin kızevine verdiği para, mal veya armağan.
  12. (mecaz) Bir sonuca, bir amaca ulaşmak için izlenen süreç.
    • Bu yolda çok emek harcandı.

Çekimleme


Deyimler

... yoluna, yola düşmek, yollara düşmek, yola koyulmak, yoluna koyulmak, yola çıkmak, yol açmak, yola dizilmek, yola düzülmek, yola gelmek, yola yatmak, yola getirmek, yola gitmek, yol almak, yol aramak, yola revan olmak, yola vurmak, yol bulmak, yol çizmek, yolda kalmak, yoldan kalmak, yolundan kalmak, yoldan çevirmek, yoldan çıkmak, yol etmek, yol gitmek, yol görünmek, yol göstermek, yol gözlemek, yol iz bilmek, yol kesmek, yollara dökülmek, yolları ayrılmak, yolları tutmak, yol şaşmak, yol tepmek, yol tutmak, yolu şaşırmak, yolunu şaşırmak, yolu açık olmak, yolu açmak, yolu almak, yolu düşmek, yoluna bakmak, yoluna baş koymak, yoluna can vermek, yolunca canını vermek, yoluna çıkmak, yolun açık olsun, yoluna girmek, yoluna koymak, yoluna sapmak, yolunda gitmek, yolunda yürümek), yolunda görünmek, yolunu beklemek, yolunu gözlemek), yolunu bilmek, yolunu bulmak, yolunu çizmek, yolunu değiştirmek, yolunu kaybetmek, yolunu kesmek, yolunu sapıtmak, yolunu tutmak, yolunu tutmak, yolunu yapmak, yolunu yitirmek, yol vermek, yol vurmak, yol yakınken, yol yapmak, yol yürümek

Sözcük birliktelikleri

yol ağzı, yol ayrımı, yol azığı, yol bel, yolbil, yolbul, yol boyu, yoldüzler, yol erkân, yol evladı, yolgeçen hanı, yol halısı, yol haritası, yol harçlığı, yol işareti, yol kardeşi, yolkesen, yol kilimi, yol parası, yol uğrağı, yolüstü, yol yol, yol yordam, yol yorgunu, yol yöntem, açık yol, açısal yol, altı yol, ana yol, bir yol, bölünmüş yol, çakıl yol, çıkar yol, dikenli yol, diplomatik yol, doğru yol, dört yol, duble yol, ekspres yol, kaçamak yol, kısayol, köprü yol, kötü yol, orta yol, otoyol, stabilize yol, tahsisli yol, tali yol, tam yol, tek yönlü yol, tercihli yol, uzak yol kaptanı, uzun yol sürücüsü, uzun yol şoförü, yan yol, gözü yolda, o yolda, kısa yoldan, ayakyolu, bisiklet yolu, boru yolu, cinyolu, çevre yolu, çıkış yolu, çözüm yolu, demir yolu, deniz yolu, döl yolu, geçim yolu, Gökyolu, Hacılaryolu, Hacıyolu, hak yolu, Harezmi yolu, hava yolu, idrar yolu, İpekyolu, kara yolu, keçi yolu, koşu yolu, Samanyolu, seğirdim yolu, ses yolu, sıçan yolu, sidik yolu, suyolu, su yolu, yargı yolu, yaya yolu, keyfi yolunda, tıngırı yolunda


Çeviriler

Çeviriler

Kaynakça

Atasözleri

Eylem

yol

  1. yolmak (eylem) sözcüğünün dilek-emir kipi basit ikinci tekil şahıs olumlu çekimi
    zıt anlamlısı: yolma
Remove ads

Azerbaycanca

Köken

Eski Türkçe

Söyleniş

  • Heceleme: yol

yol

  1. (ulaşım) yol

Gagavuzca

Köken

Eski Türkçe

Söyleniş

  • Heceleme: yol

yol

  1. (ulaşım) yol

Kırım Tatarcası

Köken

Eski Türkçe

Söyleniş

  • Heceleme: yol

yol

  1. (ulaşım) yol
    Bazar künü üç yol qapatılacaq. — Pazar günü üç yol kapatılacak.

Kaynakça

  • Etymological Dictionaries - Andras Rajki

Wikiwand - on

Seamless Wikipedia browsing. On steroids.

Remove ads