En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları

İthal filmlerin Türkçe adlandırılması

Vikipedi'den, özgür ansiklopediden

İthal filmlerin Türkçe adlandırılması
Remove ads

İthal filmlerin Türkçe adlandırılması, bu maddede Türkiye'de gösterime giren yabancı filmlere verilen Türkçe adların baştan beri özgün adlarının anlamlarından daha farklı olması durumu örneklerle aktarılmış ve bu uygulamanın sadece Türkiye'ye özgü olmadığı da vurgulanmıştır.

Thumb
1936 tarihli film serisi "Flash Gordon"un biri İngilizce, ikisi Türkçe üç sinema afişi bir arada görülüyor. "Flash Gordon" Türkiye'de "Baytekin" olarak biliniyordu.
Remove ads

Arka plan

Özetle
Bakış açısı

Türkiye'de yabancı filmler ithal edilmeye başlandığından beri genelde filmlerin özgün isimleri ile Türkçe afiş isimleri farklılık gösterdi. Bunda ticari kaygıların yeri çok fazladır kuşkusuz. Filmin ismini, hitap edeceği potansiyel kitleye uygun, daha akılda kalıcı bir isimle değiştirmek anlaşılabilir bir davranış olabilir. Ama bunda zaman zaman aşırıya kaçıldığı da görülmüştür. Bazen "Yabancı bir isme halkın dilinin dönmeyeceği" bahanesine sığınılır (Ör: "Junior Bonner", "Vahşi Sürücü" olmuştur). Bazen de "Çevirisi bu şekilde yapıldığında bize daha yakın, daha sıcak ve benimsenebilir bir film ismi olacağı" varsayılır (Ör: "The Undefeated", "Batının Devleri" olmuştur). Bazen de "filmin bu isimle daha kalıcı bir yeri olacağına" inanılır. Ve bazen öyle de olmuştur, örneğin Billy Wilder'ın Jack Lemmon'lu filmi "Avanti" o yıllarda "Dokunma Gıdıklanırım" adıyla gösterilmişti ve çok da tuttu. 1936 yapımı Charlie Chaplin filmi "Modern Times" çoğunlukla o zaman kullanılan dildeki ismi ile hatırlanır, yani "Asri Zamanlar" ismiyle. "Asri" kelimesi (Modern, çağdaş anlamındadır) günümüzde artık kullanılmıyor, ancak bu çok özel Şarlo filmini hâlâ bu ismiyle hatırlamaktayız. 1948 Michael Powell filmi The Red Shoes "Kırmızı Ayakkabılar" değil, Kırmızı Pabuçlar olarak anılmalıdır (Bu film için Periler Dünyası adı da kullanılmış).

Thumb
İthalatçı firma Akün Film'in getirttiği ve 1971-1972 mevsiminde sinemalara dağıtımını yapacağını ilan ettiği MGM filmlerinin toplu listesi. Filmlerin Türkiye'de gösterilecekleri adlarının da bulunduğu bu resimli ilan dergi ve gazeteler için hazırlanmıştı. Filmlerin özgün adlarının nasıl değişikliğe uğradıkları bu ilanda da açıkça görülüyor.

Bazen de film sinemalardan yıllar sonra TV'de gösterildiği zaman yakıştırılmış uydurma bir isim filmin sinema ismi yerine kullanılmış olabiliyordu. Örneğin Alfred Hitchcock'un 1972 tarihli Frenzy filmi Türkiye'de sinemalarda "Cinnet" adı ile gösterilmişti. Film yıllar sonra TRT Televizyonu'nda "Kravat" ismiyle gösterildiğinde 'TRT'nin bu garip tutumu' eleştirmenlerin tepkisini çekmişti.[1][2]

Tuhaf bir biçimde bazı ithal filmlere Türkçe ad yerine başka bir yabancı dilde ad verildiği de olmuştur. Buna örnek olarak Amerikalı yönetmen Don Siegel'ın 1970'te çektiği Two Mules for Sister Sara (Türkçede "Rahibe Sara'ya İki Katır" anlamına geliyor) filmidir. Bu film iki yıl sonra Türkiye'de sinemalarda İspanyolca bir ad olan El Torida adıyla gösterilmiştir.[3]

Birtakım filmler farklı kaynaklarda farklı Türkçe adlarla da karşımıza çıkıyor. Örneğin sinema yazarı Atilla Dorsay, 100 Yılın 100 Yönetmeni adlı kitabında Vincente Minnelli'nin 1963 tarihli The Courtship of Eddie's Father adlı filminin Türkiye'de Babamı Arıyorum adıyla gösterildiğini belirtmiş.[4] Oysa filmin ithalatçısı Akün Film'in 1971 yılında Sinematek'in yayın organı olan Film 71 dergisine verdiği ve söz konusu filmle birlikte getirttiği 26 MGM filmini toplu olarak tanıttığı resimli ilanında filmin Türkçe adı Annem Kim Olacak? şeklinde yazılmış.[5] Bu gibi durumlarda her iki Türkçe isme de listede birlikte yer verildi.

Atilla Dorsay ithal filmlerin Türkiye'deki adlarının değişkenliğinden yakındığı "100 Yılın 100 Yönetmeni" kitabının önsözünde şu örneği de vermiş: "Stanley Donen'ın Charade adlı filmi Türkiye'de sinemalarda "Öldüren Şüphe" adıyla gösterilmişken, önce TRT bunu "Saklambaç" olarak yayınlamış, sonra Star "Saklı Servet", HBB "Tören" ve nihayet ATV "Gölge Oyunu" yapmıştı.[4]

Bunlara bir örnek de Roman Polanski'nin Rosemary's Baby (1968) filmidir. Sinema eleştirmeni Biltin Toker 1972 yılında Devir dergisinde bu filmin Türkiye'de "Yezidî propagandası yaptığı gerekçesiyle yasaklandığı" notunu düştükten sonra Türkçe adını Bebek olarak belirtmiş, Yeni Sinema dergisi 1970'teki 30. sayısında Şeytanın Bebeği, Yedinci Sanat dergisi Temmuz 1973 sayısında yine sansür yasağından bahsederek Şeytanın Yavrusu adını zikretmişlerdir. Nijat Özön ise Sinema, Uygulayımı - Sanatı - Tarihi adlı kitabının 1985 baskısında filmin adını Rozmari'nin Çocuğu olarak not düşmüştür. Bu örnekte dört farklı Türkçe adın olmasının nedeni açıktır: Filmin Türkiye'de gösteriminin yasaklanmış olması ve getirecek firmanın henüz Türkçe bir isim tasarlamamış olması.

Bazen de filmlerin Türkçe isimlendirmelerinde tıpkı dublaj ve alt yazı çevirilerinde de sıklıkla yapıldığı gibi askerî rütbelerde (veya polis rütbelerinde) değişiklik yapılması cihetine gidilmiştir. Örneğin Sam Peckinpah'ın 1965 tarihli western filmi Major Dundee'ye (özgün adının anlamına uygun olarak Binbaşı Dundee olarak çevrilmeliydi) Türkçe isim aranırken başrol oyuncusu Charlton Heston binbaşı olamayacak kadar genç bulunmuş olmalı ki filmin Türkçe isminin Kahraman Yüzbaşı olmasına karar verilmiştir (Gerçi filmin Türkiye'de "Kahraman Binbaşı" adıyla da gösterildiğine dair bazı kayıtlar mevcuttur).[6][7]

DVD'nin ve dev televizyon ekranların, hatta video ve renkli televizyonun bile insanların günlük yaşantısına henüz girmemiş olduğu zamanlarda (Çok eski değil, 1970'li yıllar) film izleyicisinin filmlere ulaşmak için sinema salonlarından başka bir alternatifi mevcut değildi. Film afişlerinin, dolayısı ile afiş isimlerinin de film seçiminde çok baskın bir etkisi vardı. Film ithalatçıları da getirttikleri filmler için bunları göz önüne alarak yeni isimler ürettiler. Bu isimlerden bazıları çok absürd isimlerdi ve yıllarca alay konusu edilenler bile oldu. Bazılarını olduğu gibi Türkçeye çevirdiler, bunlar da tuttu. Bazılarına da kendi uydurdukları isimleri verdiler ki bu isimler orijinal isimler ile tam örtüşmüyordu. Bazı filmler son yıllarda televizyonlarda gösterildiklerinde veya DVD baskıları çıktığında, seyrek de olsa o zaman verilmiş olan o çok tutmuş olan Türkçe isimleri ile sunulmaktadırlar. Bunun dışındaki çoğunluğunda ise yeni türetilmiş Türkçe isimleri kullanılmaktadır.

Remove ads

Türkçe dışındaki dillerde durum

Benzer duruma diğer ülkelerde de rastlanıyor. Örneğin 1986 yapımı Fransız filmi "37°2 le Matin" (anlamı: "Sabah 37.2°C"), İngilizce konuşulan ülkelerde "Betty Blue" ismi ile tanınmıştı. "Amores Perros" için "Love's a Bitch" ismi uygun görülmüştü. George Cukor'un 1949 yapımı "Adam's Rib" filmi çekildiği ülke ABD'de bile ikinci bir isimle de sunulmuştu; "Man and Wife". Bu film Türkiye'de "İki Ateş Arasında" ismi ile sinemalarda gösterildi. Sergio Leone'nin 1971'de çektiği İtalyan filmi "Giù La Testa", ABD'de İtalyanca anlamını çağrıştıran bir isimle piyasaya verilmişti; "Duck, You Sucker" ("Siper al, enayi" anlamına gelir). Aynı film İngiltere'de "A Fistful of Dynamite" (Bir Avuç Dinamit) adıyla gösterildi. Ayrıca ABD'de tekrar başka bir adla, "Once Upon a Time... the Revolution" adıyla tekrar pazarlandı. Yine kendi ülkesi İtalya'da tekrar başka bir isimle bir daha piyasaya verildi; "C'era una volta la rivoluzione". 11 Ocak 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Türkiye'de ise o yıllarda afişlerde Yabandan Gelen Adam adı kullanılmıştı. Bu şekilde örnekler çoğaltılabilir.

Remove ads

Amaç

Yakın zamanlarda televizyonlarda gösterilen veya DVD formatında basılan bazı eski filmlerin tamamen yeni Türkçe isimlerinin olduğu görülüyor. Bunların sinemalarda gösterildiği tarihlerdeki afişlerinde bulunan isimleri genelde göz ardı ediliyor. Oysa belli bir kuşak ve sinema ile daha yakından ilgilenen bir kitle bu filmleri o zamanki isimleri ile hatırlamaktadır. Bu bilgiler gerçi dağınık bir şekilde gazete kupürlerinde ve bazı kitaplarda yer almaktadır. Ancak burada sade ve toplu bir liste ve referans kaynağı oluşturmak amacı güdüldü.

Örnekler

Özetle
Bakış açısı

Burada özgün isimleri ile çeviri isimleri arasında fazlaca anlam farklılıkları olan çarpıcı örnekler alfabetik sıra ile listelenmiştir. Özgün isimleri ile anlamları aynı olanlar liste dışı bırakılmıştır.

Bazı filmlerin yıllar sonra televizyon kanallarında gösterilirken kanalların yayın editörleri tarafından sonradan verilen Türkçe isimlere seyrek olarak yer verilmiş, daha çok sinemalarda gösterime girdikleri tarihte afişlere basılan ve literatüre girmiş olan isimler tercih edilmiştir. Kaynaklar bölümünde adı geçen literatürde doğrulatılamayan isimlere yer verilmemiştir.

  • Sütunlardaki düğmelere tıklayarak her bir sütunu alfabetik sıraya sokabilirsiniz.
    Şu anda listede 621 film var
Daha fazla bilgi Filmin Özgün İsmi, Türkiye'deki İsmi ...
Remove ads

Kaynakça

Dış bağlantılar

Loading related searches...

Wikiwand - on

Seamless Wikipedia browsing. On steroids.

Remove ads