En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları

Amele Taburları (Osmanlı İmparatorluğu)

Vikipedi'den, özgür ansiklopediden

Amele Taburları (Osmanlı İmparatorluğu)
Remove ads

Osmanlı İmparatorluğu'nda Amele Taburları (Ermenice: Աշխատանքային բատալիոն, Yunanca: Τάγματα Εργασίας, Tagmata Ergasias), son dönem Osmanlı İmparatorluğu'ndaki zorla çalıştırma yöntemlerinden biri. Balkan Harbi’nde silahaltına alınan gayrimüslimlerin isteksizlikleri, casusluk, itaatsizlik ve firar olaylarına karışmaları, gayrimüslimlerin Birinci Dünya Savaşı’nda silahsız olarak hizmet etmelerine sebep olmuştur.[1] I. Dünya Savaşı döneminde ortaya çıkan taburlar, Osmanlı Ermenisi ve Osmanlı Rumu askerlerin silahsızlandırılması, zorla çalıştırılması ve öldürülmesiyle ilgilidir.[2][3][4][5]

Thumb
Amele Taburları'nda Karadenizli Rum erkekler kemençe oynayarken
Remove ads

Genel bakış

I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu, ordunun lojistik organizasyonu için amele taburlarından istifade etti. Amele Taburları tamamen Gayrimüslimlerden oluşmamakla birlikte Müslümanların Gayrimüslimlerden çok olduğu Amele Taburları da vardır. Mesela Bolu 2. Amele Taburu’nun 16 Haziran 1916’da 602 Müslüman, 102 Rum, 54 Ermeni ve 2 Yahudi mevcudu olması bunu teyit eder.[6] İmparatorluğun bu dönemde seyrek bir demiryolu alt yapısı mevcuttu. Ameleler, ordunun cephede ihtiyaç duyduğu malzemeleri nakletmek ve yollar ile demiryollarında inşaat çalışmaları yapmakla görevlendirildi.[7] Hilmar Kaiser gibi güvenilmez propaganda kaynaklar Amelelerin birçoğunun Hristiyan: Rumlar ve Süryani Hristiyanlarından sonra en kalabalık birlik, Ermenilerden oluştuğu ve mevcudunun 25.000 ile 50.000 arasında değiştiği ifadelerini kullanır.[7][8] Gerçekte sadece IV. Ordu Komutanlığı menzilinde tespit edilen Amele Taburları bile 20.387 mecutludur. 14 Amele Taburuna ait yoklamalarda ise Ermenilerin sayısı 2.194 mevcutla %10 civarındadır.[1]

Remove ads

Amele taburlarında Ermeniler

Özetle
Bakış açısı

Ermeniler, 1908'e kadar Osmanlı İmparatorluğu askeriyesinde hizmet vermiyordu. İmparatorluğun Müslüman ve Gayrimüslim unsurları arasındaki ayrımın sona ereceğini ilan eden Jön Türk Devrimi'nden kısa süre sonra artık Müslümanlarla eşit haklara sahip olan Ermeniler, toplumun diğer parçaları gibi zorunlu askerliğe tabii tutularak orduya alındılar.

Osmanlı'nın 25 Şubat 1915 tarihli Sarıkamış Harekâtı mağlubiyetini takiben[9] Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın yayınladığı 8682. Emir, Ermenilerin Osmanlı ordusuna yönelik saldırılarının ve evlerinde bomba istiflemelerinin sonucunda "Ermenilerin katiyyen seyyar ordularda, seyyar veya sabit jandarmalarda veya herhangi bir silahlı kuvvet bünyesinde görev yapmayacağını" ilan etti.[10] Enver Paşa, bu kararın alınma sebebinin "Ermenilerin Ruslarla iş birliği yapmasından duyulan endişe" olduğunu açıkladı.[11] Sarıkamış Harekâtı sırasında orduda hizmet veren Ermeniler, silahsızlandırıldı ve amele taburlarına alındı.[9] Osmanlı Ordusu, geleneksel olarak düzenli orduya yalnızca 20-45 yaşlarındaki Gayrimüslimleri aldı. Daha genç (15-20) ve yaşlı (45-60) olanlar ise her zaman olduğu gibi amele taburlarında lojistik destek olarak kullanıldı. Şubat ayından önce, orduya alınan bazı Ermenilerden "hamal" olarak yararlanıldı. Bu hamallar sonradan infaz edildi.[12]

Remove ads

Tasvirler

Yunan romancı Elias Venezis, taburların durumunu Numero 31328 (Το Νούμερο 31328) isimli romanında tasvir etti. Venezis'in anlatısına göre onun bulunduğu 3000 kişilik amele birliğinden yalnızca 23 kişi sağ çıkmıştı.[13]

Leyla Neyzi, 20. yüzyılın başlarında Ankara'da yaşayan bir Yahudi olan Yaşar Paker'in günlüklerine dair bir inceleme yayınladı. Paker birincisi 1919-1922 Türk-Yunan Savaşı, ikincisi de Türkiye'nin fiilen katılmadığı İkinci Dünya Savaşı sırasında olmak üzere iki kez amele taburlarına alınmıştı. Paker'in günlüğüne dayanan bu çalışmada, amele taburlarının genel durumları tasvir edilmektedir.[14]

Kaynakça

Konuyla ilgili yayınlar

Loading related searches...

Wikiwand - on

Seamless Wikipedia browsing. On steroids.

Remove ads