En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları

free

Vikisözlük'ten, özgür sözlükten

Remove ads

İngilizce

Söyleniş

Belirteç

free

  1. bedavadan, parasız olarak
  2. hür bir şekilde

Eylem

free (üçüncü tekil kişi geniş zaman frees, şimdiki zaman freeing, geçmiş zaman ve yakın geçmiş zaman freed)

  1. azat etmek, hür bırakmak, hürriyet vermek, hürriyete kavuşturmak, serbest bırakmak
  2. çözmek, gevşetmek, kurtarmak
  3. izin vermek, müsaade etmek
  4. muaf tutmak

Ön ad

free (karşılaştırma freer veya more free, üstünlük freest veya most free)

  1. açık, serbest
  2. azat, hür, özgür
  3. bağımsız, müstakil
  4. bağsız, gevşek, sabit olmayan
  5. bambılı, laubali, teklifsiz
  6. bedava, parasız
  7. boş, kullanılmayan (yol, geçit)
  8. boş, serbest
  9. içten, rahat, tabii
  10. (from/of ile): -den uzak, -sız
  11. (with ile): cömert, eli açık

Kaynakça

Remove ads

Wikiwand - on

Seamless Wikipedia browsing. On steroids.

Remove ads