kapak

Ayrıca bakınız: Kapak

Türkçe

Köken

Osmanlı Türkçesi قپاق‎ (kapak) sözcüğünden devralındı, *kapɣak sözcüğünden, Ana Türkçe *kapgak sözcüğünden devralındı, *kap-.

Söyleniş

• IPA^(anahtar): /caˈpac/

• Ses

  (dosya)

• Heceleme: ka‧pak

Ad

kapak (belirtme hâli kapağı, çoğulu kapaklar)

1. Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne:
   • "Evin en alt katına indik, oradan da bir mahzen kapağı açtılar." - Refik Halit Karay
2. Dolap, sandık vb.ni örtmeye yarayan parça
3. Dolap kapağı
4. Kitap, defter vb.nin en üstüne geçirilen, kalın kâğıt, karton, plastik vb. malzemeden yapılan kılıf; kap
   • "Kapağını, geceleri aynı masa etrafında buluştuğu ressamlardan birine çizdirecekti." - Attilâ İlhan
5. (marangozluk) Biçilen ağaç kütüklerinin iki yanından çıkan, düzgün olmayan tahta.
6. Zıvanada iki dış yan parça.

Çekimleme

kapak adının çekimi

		tekil	çoğul
yalın		kapak	kapaklar
belirtme		kapağı	kapakları
yönelme		kapağa	kapaklara
bulunma		kapakta	kapaklarda
ayrılma		kapaktan	kapaklardan
tamlayan		kapağın	kapakların
iyelik
		tekil	çoğul
1. tekil	yalın	kapağım	kapaklarım
	belirtme	kapağımı	kapaklarımı
	yönelme	kapağıma	kapaklarıma
	bulunma	kapağımda	kapaklarımda
	ayrılma	kapağımdan	kapaklarımdan
	tamlayan	kapağımın	kapaklarımın
2. tekil	yalın	kapağın	kapakların
	belirtme	kapağını	kapaklarını
	yönelme	kapağına	kapaklarına
	bulunma	kapağında	kapaklarında
	ayrılma	kapağından	kapaklarından
	tamlayan	kapağının	kapaklarının
3. tekil	yalın	kapağı	kapakları
	belirtme	kapağını	kapaklarını
	yönelme	kapağına	kapaklarına
	bulunma	kapağında	kapaklarında
	ayrılma	kapağından	kapaklarından
	tamlayan	kapağının	kapaklarının
1. çoğul	yalın	kapağımız	kapaklarımız
	belirtme	kapağımızı	kapaklarımızı
	yönelme	kapağımıza	kapaklarımıza
	bulunma	kapağımızda	kapaklarımızda
	ayrılma	kapağımızdan	kapaklarımızdan
	tamlayan	kapağımızın	kapaklarımızın
2. çoğul	yalın	kapağınız	kapaklarınız
	belirtme	kapağınızı	kapaklarınızı
	yönelme	kapağınıza	kapaklarınıza
	bulunma	kapağınızda	kapaklarınızda
	ayrılma	kapağınızdan	kapaklarınızdan
	tamlayan	kapağınızın	kapaklarınızın
3. çoğul	yalın	kapağı kapakları
	belirtme	kapağını kapaklarını
	yönelme	kapağına kapaklarına
	bulunma	kapağında kapaklarında
	ayrılma	kapağından kapaklarından
	tamlayan	kapağının kapaklarının

Atasözleri

• göğe direk, denize kapak olmaz
• kaynayan kazan kapak tutmaz

Deyimler

dolap kapağı, egzoz kapağı hava kapağı, kapak kızı, kapak resmi, kapak tahtası, üçüncü göz kapağı

Türetilmiş kavramlar

kapakçık, kapaklı, kapaksız

Çeviriler

çeviriler

Almanca: Deckel (de) e Azerice: qapaq (az) Eski Türkçe: kapgak‎ (otk) (kapgak) Felemenkçe: cover (nl), kaft (nl) Fince: kansi (fi) Gagavuzca: kapak (gag) İngilizce: cover (en), lid (en) Karaçay-Balkarca: cabhıç (krc) Tatarca: qapqaç (tt)

Kaynakça

• Türk Dil Kurumuna göre "kapak" maddesi

Çağatayca

Ad

1. gataye, serpoş, örtü

Endonezce

Ad

kapak

1. (aletler) balta

Gagavuzca

Ad

kapak

1. (yazı, kitap) kapak

Köken

Eski Türkçe qap

Malayca

Ad

kapak

1. (aletler) balta

Kaynakça

• KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.