En İyi Sorular
Zaman Çizelgesi
Sohbet
Bakış Açıları

perde

Vikisözlük'ten, özgür sözlükten

Remove ads

Türkçe

Köken

Farsça

perde (belirtme hâli perdeyi, çoğulu perdeler)

  1. (kumaş) görüşü, ışığı engellemek, bir şeyi gizlemek için pencereye veya bir açıklığın önüne gerilen örtü
    • Durmadan pencere kapatıyor, perde çekiyorum. - A. Ağaoğlu
  2. (optik, sinema) üzerine bir cismin görüntüsü yansıtılan saydam olmayan yüzey
    • Sinema perdesi. Karagöz perdesi.
  3. (mimarlık) iki yeri birbirinden ayıran bölme
  4. (akustik) seste pes perde
    • Sonra da ince ve çok acıklı bir perdeden şarkı söylemeye başladı. - A. Midhat
  5. (mecaz) doğruyu görmeye engel olan şey, hicap
    • Ahmet BÜKE, 2004 İzmir Postası'nın Adamları, sayfa 3 , Kanat Yayınları
      "Halamın defteri, her şeyin derin bir giz perdesi altında yaşadığı ve kazınarak unutulduğu evimizin gayri resmi tarihiydi adeta."
  6. (hayvan bilimi) kaz, ördek, martı gibi hayvanların parmaklarını birbirine bitiştiren zar
  7. (müzik) bir müzik parçasını oluşturan seslerden her birinin kalınlık veya incelik derecesi
  8. (müzik aletleri) gitar, saz gibi çalgılarda notaları ayarlamak için parmakla basılan yer
  9. (hastalık) katarakt
    • Gözlerine perde inmiş.
  10. (tiyatro) bir sahne eserinin büyük bölümlerinin her biri
    • Oyunun üç perdesi de böyle alkışlar içinde geçti. - M. Ş. Esendal


Deyimler

pes perde, perde arkası, ses perdesi, tahta perde, Demir Perde

Kaynakça

Türk Dil Kurumuna göre "perde" maddesi

Çeviriler

Remove ads

Arnavutça

perde

  1. (kumaş) perde

Kuzey Kürtçe

perde ?

  1. (kumaş) perde

Türkmence

perde

  1. (kumaş) perde

Kaynakça

  • Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.==Lazca==

perde

  1. perde

Wikiwand - on

Seamless Wikipedia browsing. On steroids.

Remove ads