Doğu Avrupa ve Orta Asya'da yer alan egemen devlet Vikipedi'den, özgür ansiklopediden
Kazakistan (Kazakça: Қазақстан, Qazaqstan; Kazakça telaffuz: [qɑzɑqstɑ́n]), resmî adıyla Kazakistan Cumhuriyeti (Kazakça: Қазақстан Республикасы, Qazaqstan Respublikasy), topraklarının büyük bölümü Orta Asya'da, küçük bir bölümü Doğu Avrupa'da yer alan bir ülkedir. Kazakistan, (Azerbaycan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye ve Türkmenistan ile birlikte) günümüzdeki yedi bağımsız Türk devletinden biri olup Türk Devletleri Teşkilatı ve TÜRKSOY'un üyesidir. 2.724.900 km² yüzölçümü ile (Batı Avrupa'nın yüzölçümü kadar) dünyanın en büyük dokuzuncu ülkesidir.[8] Müslüman çoğunluklu ülkelerin ve Türk devletlerinin yüzölçümü bakımından en büyüğü, doğal kaynaklar bakımından da en zenginidir. Kazakistan Türk tarihinin önemli devletlerinden olan Saka, Hun, Göktürk, Kıpçak, Karahanlı, Altın Ordu gibi devletlerin merkez üssü; Kıpçak, Oğuz, Karluk gibi Türk boylarının beşiği olmuştur.
Kazakistan | |||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Millî marş Kazakça: Meniñ Qazaqstanym (Transkripsiyon) "Benim Kazakistan'ım" | |||||||||||||||||||||||||
Başkent | Astana 51°10′K 71°30′D | ||||||||||||||||||||||||
En büyük şehir | Almatı | ||||||||||||||||||||||||
Resmî dil(ler) | Kazakça, Rusça | ||||||||||||||||||||||||
Konuşulan diller | Kazakça • Rusça • Özbekçe • Uygurca • Türkmence • Ukraynaca • Azerice • Tatarca ve Diğerleri | ||||||||||||||||||||||||
Etnik gruplar (2024)[1] | |||||||||||||||||||||||||
Demonim | Kazak, Kazakistanlı[a][3] | ||||||||||||||||||||||||
Hükûmet | Otoriter bir hükûmet altında üniter yarı başkanlık cumhuriyeti[4] | ||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||
Yasama organı | Parlamento | ||||||||||||||||||||||||
Senato | |||||||||||||||||||||||||
Meclis | |||||||||||||||||||||||||
Tarihi | |||||||||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||||||
Yüzölçümü | |||||||||||||||||||||||||
• Toplam | 2.724.900 km2 (9.) | ||||||||||||||||||||||||
• Su (%) | 1,7 | ||||||||||||||||||||||||
Nüfus | |||||||||||||||||||||||||
• 2024 tahminî | 20.118.478 | ||||||||||||||||||||||||
• 2021 sayımı | 19.082.467[5] (64.) | ||||||||||||||||||||||||
GSYİH (SAGP) | 2022 tahminî | ||||||||||||||||||||||||
• Toplam | 574,10 milyar $[6] (41.) | ||||||||||||||||||||||||
• Kişi başına | 30.876 $[6] (52..) | ||||||||||||||||||||||||
GSYİH (nominal) | 2022 tahminî | ||||||||||||||||||||||||
• Toplam | 207,81 milyar $[6] (52.) | ||||||||||||||||||||||||
• Kişi başına | 10.980 $[6] (63.) | ||||||||||||||||||||||||
Gini (2017) | 27.5[7] düşük | ||||||||||||||||||||||||
İGE (2023) | 0.802 çok yüksek · 67. | ||||||||||||||||||||||||
Para birimi | Tenge (, KZT) | ||||||||||||||||||||||||
Zaman dilimi | UTC+05 | ||||||||||||||||||||||||
Trafik akışı | sağ | ||||||||||||||||||||||||
Telefon kodu | +7-6xx, +7-7xx | ||||||||||||||||||||||||
ISO 3166 kodu | KZ | ||||||||||||||||||||||||
İnternet alan adı | .kz, .қаз |
Komşuları olarak kuzeyde Rusya, güneyde Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan, doğuda Çin bulunur. Ülkenin ayrıca Hazar Denizi ve Aral Gölü'ne kıyısı vardır.
Bağımsızlığın kazanılmasına doğru 1989 yılında 16.464.464 kişi olan ülke nüfusu, 1999 yılına gelindiğinde Slav ve Almanların ülkeden göç etmeleriyle 14.900.000'e kadar düşmüştür. 2010'da bu sayı 16.500.000'e yükselmiş ve 01.07.2021 itibarıyla 19.194.656'ya ulaşmıştır.
"Kazak" adı Kazakların göçebe kültürünü yansıtan bir Eski Türkçe sözcük olan "gezinmek" anlamına gelir.[9] Farsça olan son eki -stan ise "arazi" veya "yer" anlamına gelir, böylece Kazakistan sözcüğü tam anlamıyla "gezginlerin ülkesi" olarak çevrilebilir.
Paleolitik dönemden bu yana Kazakistan'da yerleşim vardır.[10] Bölgedeki iklim ve arazi koşulları göçebe yaşam tarzına uygun olduğundan, Pastoralizm Neolitik Dönem boyunca gelişmiştir.
Kazak bölgesi, karasal İpek Yolları'nın atası olan Avrasya ticareti Bozkır Rotası'nın önemli bir parçasıdır. Arkeologlar, insanların bölgenin büyük bozkırlarında ilk önce atı evcilleştirdiklerine inanmaktadırlar. Yakın tarih öncesi dönemlerde, Orta Asya'da muhtemelen Proto-Hint-Avrupa Afanasiyevo kültürü,[11] daha sonra Andronovo kültürü[12] gibi erken Hint-İran kültürleri ve daha sonra Saka ve Massagetler gibi çeşitli kültürlere sahip halklar yaşamışlardır.[13][14] Diğer gruplar arasında ülkenin güney bölgesinde, göçebe İskitler ve Pers İmparatorluğu vardı. MÖ 329 yılında, Büyük İskender ve onun Makedonya Ordusu Jaxartes Savaşı'nda İskitlere karşı, bugün Siri Derya (Seyhun) Nehri olarak bilinen modern Kazakistan'ın güney sınırına kadar uzanan Jaxartes Nehri boyunca savaşmışlardır.
Kumanlar, 11. yüzyılın başlarında modern Kazakistan'ın bozkırlarına gelip daha sonra Kıpçaklar ile birleştiler ve geniş Kuman-Kıpçak Hanlığı'nı kurdular. Antik şehirler Taraz (Aulie-Ata) ve Hazrat-e Turkestan, İpek Yolu boyunca Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan önemli yol olarak hizmet verirken, gerçek siyasi konsolidasyon sadece 13. yüzyılın başlarında Moğol yönetimi ile başladı. Dünya tarihinin en büyük imparatorluğu olan Moğol İmparatorluğu'na bağlı olarak idari bölgeler kuruldu. Bu idari bölgeler Kazak Hanlığı altında toplandı.
Bu dönem boyunca, geleneksel göçebe yaşam tarzı ve hayvancılığa dayalı ekonomik yapı step bölgelerinde baskın olmaya devam etmiştir. 15. yüzyılda Türk kabileler arasında belirgin Kazak kimliğinin ortaya çıkması ile başlayan süreç 16. yüzyılın ortalarında Kazak dili, kültürü ve ekonomisinin ortaya çıkması ile pekişmiştir.
Yine de bölge; yerli Kazak Emirleri ve Farsça konuşan güneydeki komşuları arasında bitmek bilmeyen bir çekişmenin merkezi olmuştur. En yüksek mevkide, Kazak Hanlığı; Orta Asya'nın bir kısmını yönetmiş olup, Kumanya'yı kontrol etmiştir. 17. yüzyılın erken dönemlerinde, Kazak Hanlığı'nın kabileler arasındaki çekişmelerin etkileri ile mücadele etmesi, nüfusun büyük, orta ve küçük topluluklar arasında bölünmesinde etkili olmuştur. Politik anlaşmazlık, kabileler arasındaki çekişme, doğu ve batı arasında kara yoluyla ticareti sağlayan ticaret yollarının öneminin azalması, Kazak Hanlığını zayıflatmıştır. Hive Hanlığı bu fırsatı değerlendirerek Mangışlak Yarımadası’nı ilhak etmiştir. Özbekler, Rusların varışına kadar geçen iki yüzyıllık süre boyunca bölgedeki varlığını sürdürmüştür.
17. yüzyıl esnasında Kazaklar, Batı Moğol kabilesinin bir federasyonu olan aralarında Çungarlar’ın da bulunduğu Oyratlar ile savaşmıştır.[15] 18. yüzyılın başları Kazak Hanlığı’nın refah seviyesine ulaştığı en üst nokta olarak belirtilmiştir. Abulhair Han liderliğinde, Kazaklar Çungarlar’a karşı 1726’da Bulanty Nehri Savaşı’nda ve 1729 yılında Anrakay Savaşı’nda önemli zaferler kazanmıştır.[16]
Abılay Han; Çungarlara karşı 1720’den 1750 yılına kadar yapılan önemli savaşlara katılması sonrası kendi halkı tarafından kahraman ilan edilmiştir. Kazaklar, Volga Kalmukları’nın sık akınlarından mağdur olmuşlardır. Hokand Hanlığı; Kazakların bu güçsüzlüğünden yararlanarak, Çungarların ve Kalmukların akınlarından sonra aralarında 19. yüzyılın ilk çeyreğinde başkent olan Almatı’nın da bulunduğu bugünkü Kazakistan’ın güney kısmını işgal etmiştir. Ayrıca, Buhara Emirliği; Ruslar kontrolü ele geçirene kadar Çimkent Bölgesi'ni yönetmiştir.
18. yüzyılın ilk yarısında, Rus İmparatorluğu; 46 Kale ve 96 Tabya serisinin olduğu, aralarında Omsk (1716), Semey (1718), Pavlodar (1720), Orenburg (1743) ve Petropavlosk (1752)[17] şehirlerinin de bulunduğu Irtysh Hattı’nı, Kazakların ve Oyratların Rus topraklarına olan akınlarını önlemek amacıyla inşa etmiştir.[18] 18. yüzyılın sonlarına doğru Kazaklar; Volga’nın merkezinde ortaya çıkan Pugaçov İsyanı’ndan yararlanarak, Rusların ve Volga Almanlarının yerleşim yerlerine akınlar yapmışlardır.[19] 19. yüzyılda Rus İmparatorluğu Orta Asya’daki etkisini arttırmaya başlamıştır. “Büyük Oyun” periyodunun; yaklaşık 1813 yılından 1907 yılında Britanya ve Rusya arasında yapılan Antanta kadar sürdüğü görüşü genel olarak kabul edilmiştir. “Büyük Oyun” yarışının çıkış noktası; İngilizler için Rusların, Afganistan ve Pers İmparatorluğu'nun içlerine kadar ilerlemesinin, İngilizlerin Orta Doğu ve Hindistan'daki ekonomik ve ticari çıkarlarına zarar vereceği kanısı oluşturmuşken Ruslar için; Orta Asya içlerine doğru ilerlemeleri durumunda çok önemli ekonomik ve askeri kazançlar sağlayabilecekleri kanısı oluşturmuştur. Yalnız, her iki ülkenin de Orta Asya'da egemenlik kurma konusundaki ilk girişimleri başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Ancak, Çar 2. Alexander döneminden itibaren, Rus hükûmetinin Orta Asya'da yaşayan Rus kökenli kişilerin temel haklarının korunması adına başlattıkları propaganda çalışmaları, Rusların bölgeyi sömürge konumuna getirmeye başlaması açısından oldukça önemli bir adımdır.[20] Rus Çarları, bugünkü Kazakistan Cumhuriyeti sınırları içerisinde yer alan pek çok bölgeyi etkili bir şekilde yönetmiştir.
Rus İmparatorluğu’nun yeni bir yönetim sistemi uygulamasını başlatması, askeri garnizonlar ve kışlalar inşa etmesi, Hindistan’ın güneyinden Güneydoğu Asya’ya kadar etki alanını genişleten İngiltere’ye karşı “Büyük Oyun” olarak da bilinen Orta Asya’da egemenlik kurma çabaları ile doğrudan ilgilidir. Ruslar 1735 yılında Orsk’da ilk karakolu inşa etmiştir. İlaveten, Ruslar; Rus dilini bütün okullarda ve hükümetçe düzenlenen organizasyonlarda öğretmişlerdir.
Rusların uygulamak için çabaladıkları sistem, Kazaklar arasında kızgınlığın artmasında ve 1860’lı yıllarda Rus yönetimine karşı Kazak başkaldırıların çıkmasında etkili olmuştur. Bu durum, geleneksel göçebe yaşam tarzının ve hayvancılığa dayalı ekonominin bozulmasına, insanların açlık ve kıtlık yüzünden sıkıntılar yaşamasına ve bazı Kazak kabilelerin yok olmasına neden olmuştur. 19. yüzyılın sonlarına doğru başlayan Kazak ulusal mücadelesi kendi ulusal dillerini ve kimliklerini korumak adına Rus İmparatorluğu’nun asimile etme girişimleri sonucu başlamış bir direniştir.
1890’lardan itibaren, Rus İmparatorluğu topraklarından gelen yerleşimciler bugünkü Kazakistan topraklarını özellikle de Semirechye vilayetini koloni haline getirmeye başlamıştır. 1906 yılında Orenburg'dan Taşkent’e kadar uzanan Trans-Aral Demiryolu’nun yapımının tamamlanması, bölgeye gelen yerleşimcilerin sayısını daha da arttırmıştır. Özellikle, St. Petersburg’da kurulan “Göç Departmanı” bölgedeki Rus etkinliğini artırmak amacıyla yapılan göçleri hem denetlemiş hem de teşvik etmiştir. 19. yüzyıl boyunca yaklaşık 400.000 Rus, Kazakistan'a göç etmiş olup, 20. yüzyılın ilk otuz yılında ortalama bir milyon Slav, Alman, Yahudi ve başka uluslardan yerleşimciler bölgeye göç etmiştir.[21] Bu dönemin büyük çoğunluğunda Vasile Balabanov yerleştirmeden sorumlu yönetici olmuştur.
Rus İmparatorluğu’nun son yıllarında Kazaklar ve yeni gelen yerleşimciler arasında toprak ve su için rekabetin ortaya çıkması, kolonyal yönetime karşı çok ciddi kızgınlıkların yaşanmasına neden olmuştur. 1916 yılında yaşanan “Orta Asya Ayaklanması” bu ayaklanmaların en önemlilerinden birisidir. Ayaklanma; bir dizi çatışma ve her iki taraftan da acımasız katliamların yaşanması ile son bulmuştur.[22] 1919 yılının sonlarına kadar her iki taraf da komünist hükûmete karşı direniş göstermiştir.
Kasım 1917'de Petrograd'da merkezî hükûmetin çöküşünün ardından, Kazaklar (daha sonra resmen "Kırgız" olarak anılacaktır), kısa bir özerklik dönemi (Alaş Otonomu) yaşadı. 26 Ağustos 1920'de Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti içinde Kırgız Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kuruldu. Kırgız ÖSSC bugünkü Kazakistan bölgesini içeriyordu, ancak idari merkezi çoğunlukla Rus nüfuslu bir Orınbor kasabasıydı. Haziran 1925'te Kırgız ÖSSC, Kazak Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti olarak yeniden adlandırıldı ve idari merkezi Kızılorda kasabasına, Nisan 1927'de ise Almatı'ya taşındı.
1920'lerin ve 1930'ların sonlarında zorunlu kolektivizasyonun yanı sıra geleneksel elitlerin Sovyet baskısı ve kıtlık yüksek ölümlere ve tedirginliğe yol açtı (Ayrıca bknz: Kazakistan'da 1932-1933 yıllarında yaşanan kıtlık).[23][24] 1930'larda bazı Kazaklar, Moskova'daki Sovyet hükûmetinin izlediği siyasi misilleme politikalarının bir parçası olarak idam edildi.
5 Aralık 1936'da Kazak Otonom Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti'nden (RSFSR) ayrıldı ve Kazakistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti kuruldu.
Kazak Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti; sürgün edilen ve hüküm giyen kişilerin yanı sıra 1930 ve 1940'lı yıllar boyunca Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği hükûmetince sınır dışı edilen veya yeniden göç ettirilen kişilerin örneğin; 1941 yılının Eylül ve Ekim ayında Volga Alman Özerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nden sınır dışı edilen yaklaşık 400.000 Volga Alman’ının daha sonra Yunanların ve Kırım Tatarlarının istikametlerinden birisi haline gelmiştir. Sınır dışı edilenler ve tutuklananlar; “halk düşmanı” olarak nitelendirilen erkeklerin eşlerine ayrılan Astana’nın dışındaki Alzhir Kamp’ının da dahil olduğu en büyük Sovyet Çalışma Kamplarından (Gulag) birinde hapsedilmiştir.[25] Pek çoğu Sovyetler Birliği’nin nüfus transferi politikası yüzünden taşınmış, diğerleri ise Sovyetler Birliği’nin gönüllülük esasına dayanmayan yerleştirme politikası sonucu taşınmaya zorlanmıştır.
Sovyet-Alman Savaşı (1941-1945) seferberliğin sağlanması bağlamında sanayileşme ve maden çıkarımında artışa sebep olmuştur. 1953 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği lideri Joseph Stalin’in öldüğünde, Kazakistan’ın büyük çoğunluğu hala tarım ekonomisine dayanmaktaydı. 1953’te Sovyetler Birliği lideri Nikita Kruşçev’in başlattığı “Bakir Topraklar Projesi", Kazakistan'ın geleneksel otlaklarının Sovyetler Birliği'nin temel tahıl üretilen bölgelerine dönüştürülmesi için tasarlanmıştır. Bakir Topraklar Projesi başka sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Ancak, Sovyet lider Leonid Brejnev (iktidarda kaldığı süre; 1964-1982) tarafından sonradan başlatılan çağdaşlaşma hareketlerinin yanı sıra proje; Kazak nüfusunun büyük çoğunluğunun geçim kaynağı olmaya devam eden tarım sektörünün gelişmesini hızlandırmıştır. Yıllarca süren yokluk, savaş ve kızgınlık yüzünden 1959'lara gelindiğinde Kazaklar ülkede azınlık haline gelmiş ve nüfusun %30'unu oluşturmuştur. Etnik köken olarak Rus olanların sayısı ise toplam nüfusun %43'ünü oluşturmuştur.[26]
1947 yılında Sovyetler Birliği hükûmeti atom bombası projesinin bir parçası olarak Semipalatinsk kasabasının kuzey doğusunda, atom bombası test sahasını bulmuştur. Bu bölge 1949 yılında Sovyetler Birliği'nin ilk nükleer testini yaptığı bölge olmuştur. 1989 yılına kadar yüzlerce nükleer test yapılmış ve bu testlerin zararlı çevresel ve biyolojik sonuçları ortaya çıkmıştır.[27] 1980'lerin sonlarında Kazakistan'daki nükleer karşıtı hareketler başlıca politik güç haline gelmiştir.
Almatı'da, Aralık 1986 yılında sonradan Jeltoksan Ayaklanması olarak adlandırılan ve genç Kazaklar arasında başlayan geniş çaplı gösteriler; Kazak SSC Komünist Parti Sekreteri Dinmukhamed Konayev'in, SFSC'deki Rus Gennady Golbin ile değiştirilmesini protesto etmek amacıyla yapılmıştır. Hükûmete ait birlikler ayaklanmayı bastırmasına rağmen bu süreçte pek çok insan öldürülmüş veya hapse atılmıştır. Sovyet hükûmetinin gücünün azaldığı günlerde hoşnutsuzluk giderek artmaya devam etmiş ve Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov'un Glasnost politikası altında anlam bulmuştur. İlaveten, Glasnost; bilgiye erişim, kamuoyu eleştirisi, bireylerin veya grupların çıkarlarının açık ve net bir şekilde belirtilmesi gibi konuları yasallaştırdığından oldukça önemli bir politikadır. Kitle iletişim araçlarının sadece hükûmetin politikalarının aktarıldığı bir kanal olmadığı aynı zamanda pek çok ayrı görüşün spontane bir şekilde belirtilmesi gerektiği bir alan olduğu düşünülünce, önceki dönemlere kıyasla tek bir merkezden yönetilen ve kontrol edilen medya, Glasnost politikasının uygulanması ile plüralizm olarak da adlandırılan pek çok ayrı görüşün medyada yer bulmasına neden olmuştur.[28]
25 Ekim 1990'da Kazakistan, Sovyetler Birliği içinde bulunan bir cumhuriyet olarak kendi topraklarındaki egemenliğini ilan etti. Ağustos 1991'de Moskova'da yapılan darbe girişiminin ardından Kazakistan, 16 Aralık 1991'de bağımsızlığını ilan ederek bağımsızlığını ilan eden son Sovyet cumhuriyeti oldu. On gün sonra ise Sovyetler Birliği dağıldı. Ülkede, 16 Aralık günü her yıl milli gün olarak kutlanmaktadır.[29] Bununla birlikte, daha önceki yıllarda 1 Aralık tarihinde kutlanan Birinci Cumhurbaşkanı Günü kaldırıldı ve bu tarih yerine 25 Ekim Cumhuriyet Günü olarak kutlanmaya başladı.[30][31][32]
Kazakistan'ın komünist dönemindeki lideri Nursultan Nazarbayev, ülkenin ilk Cumhurbaşkanı oldu. 2006 yılına bakıldığında Kazakistan, Orta Asya GSYİH'sinin %60'ını, öncelikle petrol endüstrisi yoluyla üretti.[33]
1997'de hükûmet, Kazakistan'ın başkentini Almatı'dan başkent Astana'ya taşıdı. 23 Mart 2019'da Astana'nın adı eski devlet başkanı Nursultan Nazarbayev'e ithafen ''Nursultan'' olarak yeniden adlandırıldı.[34] Ancak Eylül 2022'de, Nazarbayev'in Kazakistan Güvenlik Konseyinden istifasıyla sonuçlanan bir dizi tartışma ve protestonun ardından, başkentin adı Astana olarak yeniden değiştirildi.[35]
Ülke, Ocak 2022'de huzursuzluk ve siyasi bir krize sürüklendi.
Avrupa'yı Asya'dan ayıran hat olarak kabul edilen Ural Nehri'nin her iki yakasına uzandığı için Kazakistan, iki kıtada toprakları olup (diğeri Azerbaycan) dünyada denize kıyısı olmayan kıtalararası ülkelerden biridir.
2.700.000 kilometrekarelik yüzölçümüyle (Batı Avrupa'ya eşdeğer büyüklükte) Kazakistan, dünyanın en büyük dokuzuncu ve kara ile çevrili en büyük ülkesidir. Kazakistan, Sovyetler Birliği'nin bir parçası iken topraklarının bir kısmını Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ne[36] ve bir kısmını da Özbekistan'a bağlı Karakalpakistan Özerk Cumhuriyeti'ne kaybetti.
Rusya ile 6.846 kilometre, Özbekistan ile 2.203 kilometre, Çin ile 1.533 kilometre, Kırgızistan ile 1.051 kilometre ve Türkmenistan ile 379 kilometre sınır komşuluğu yapmaktadır. Başlıca şehirleri arasında başkent Astana, Almatı, Karağandı, Çimkent, Atırau ve Öskemen bulunur. 40° ve 56° K enlemleri ile 46° ve 88° E boylamları arasında yer alır. Esas olarak Asya'da bulunurken Kazakistan'ın küçük bir kısmı da Doğu Avrupa'daki Urallar'ın batısında yer almaktadır.[37]
Kazakistan'ın arazisi batıdan doğuya Hazar Denizi'nden Altay Dağları'na, kuzeyden güneye Batı Sibirya ovalarından, Orta Asya'nın vahalarına ve çöllerine kadar uzanır. Yaklaşık 804.500 kilometrekarelik bir alana sahip Kazak bozkırı, ülkenin üçte birini kaplar ve dünyanın en büyük kuru bozkır bölgesidir. Bozkır, geniş otlak alanları ve kumlu bölgelerle tanınmaktadır. Ülkedeki başlıca göller ve nehirler arasında Aral Gölü, Balkaş Gölü ve Zaysan Gölü, Çarın Kanyonu ile İli, İrtiş, İşim, Ural ve Seyhun nehirleri bulunur. Ayrıca Kazakistan'da 8500 akarsu bulunmaktadır.[38]
Çarın Kanyonu 80 kilometre uzunluğundadır, kırmızı bir kumtaşı platosunu keser ve kuzey Tanrı Dağları'ndaki (Almatı'nın 200 km doğusunda) Çarın Nehri geçidi boyunca devam eder. Dik kanyon yamaçları, sütunları ve kemerleri 150 ila 300 metre arasında yüksekliğe sahiptir. Kanyonun erişilemezliği, orada Buzul Çağı'ndan kurtulan ve şimdi başka bölgelerde de yetişen ender bir Dişbudak ağacı olan Fraxinus sogdiana için güvenli bir bölge oldu.[kaynak belirtilmeli]
155 tür memeli, 480 tür kuş, 150 tür balık, 250 tür tıbbi bitki bulunduran bitki örtüsü ve faunaya sahiptir.[38]
Kazakistan, bol miktarda erişilebilir mineral ve fosil yakıt kaynaklarına sahiptir. Petrol, doğalgaz ve maden çıkarımlarının geliştirilmesi, 1993 yılından bu yana Kazakistan'da 40 milyar doları aşan yabancı yatırımın çoğunu çekmiştir. Ülkenin endüstriyel üretiminin yaklaşık %57'sini (veya gayri safi yurtiçi hasılanın yaklaşık %13'ünü) oluşturmaktadır. Bazı tahminlere göre[39] Kazakistan dünyanın ikinci en büyük uranyum, krom, kurşun ve çinko rezervlerine; üçüncü en büyük manganez rezervine ve beşinci en büyük bakır rezervine sahiptir. Ayrıca kömür, altın ve demir rezervleriyle ilk onda yer almaktadır. Aynı zamanda bir elmas ihracatçısıdır. Şu anda kanıtlanmış en büyük 11. petrol ve doğal gaz rezervlerine sahiptir.[40] Toplamda, 2.7 milyar tonun üzerinde petrol içeren 160 yatak bulunmaktadır. Petrol araştırmaları, Hazar Denizi kıyısındaki birikintilerin çok daha büyük bir yatağın yalnızca küçük bir parçası olduğunu göstermiştir. Bu alanda 3.5 milyar ton petrol ve 2.5 milyar metreküp gazın bulunabileceği söyleniyor. Genel olarak Kazakistan'ın petrol yataklarının tahmini 6.1 milyar tondur. Ancak, ülke içinde Atırau,[41] Pavlodar ve Çimkent'te bulunan yalnızca üç rafineri vardır. Bunlar toplam ham petrol üretimini işleme kapasitesine sahip değildir ve büyük bir kısmı Rusya'ya ihraç edilmektedir. ABD Enerji Enformasyon İdaresi'ne göre Kazakistan, 2009 yılında günde yaklaşık 1.540.000 varil (245.000 m3) petrol üretiyordu.[42]
Kazakistan ayrıca büyük fosforit yataklarına da sahiptir. Bilinen en büyüklerinden biri 650 milyon ton P2O5 ile Karatau havzası ve Kazakistan'ın kuzey batısında yer alan Aktöbe'deki 500–800 milyon ton cevher kaynağı ile Chilisai yatağıdır.[43][44]
17 Ekim 2013 tarihinde, Madencilik Endüstrileri Şeffaflık Girişimi (EITI) Kazakistan'ı "EITI Uyumlu" olarak kabul etti; bu, ülkenin doğal kaynak gelirlerinin düzenli olarak ifşa edilmesini sağlamak için temel ve işlevsel bir sürece sahip olduğu anlamına gelmektedir.[45]
Kazakistan, ılık yazlar ve çok soğuk kışlar ile "aşırı" bir karasal iklime sahiptir. Nitekim başkent Astana, Moğolistan'ın başkenti Ulan Batur'dan sonra dünyanın en soğuk ikinci başkentidir. Yağışlar kurak ve yarı kurak koşullar arasında değişiklik gösterir, kış özellikle kurak geçer.[46]
Şehir | Temmuz (°C) | Temmuz (°F) | Ocak (°C) | Ocak (°F) |
---|---|---|---|---|
Almatı | 30/18 | 86/64 | 0/−8 | 33/17 |
Çimkent | 32/17 | 91/66 | 4/−4 | 39/23 |
Karağandı | 27/14 | 80/57 | −8/−17 | 16/1 |
Astana | 27/15 | 80/59 | −10/−18 | 14/−1 |
Pavlodar | 28/15 | 82/59 | −11/−20 | 12/−5 |
Aktöbe | 30/15 | 86/61 | −8/−16 | 17/2 |
Kazakistan'da pek çok nadir ve nesli tükenmekte olan bitki ve hayvanlar için güvenli sığınak sağlayan on doğa rezervi ve on millî park bulunmaktadır. Yaygın bitkiler Astragalus, Gagea, Allium, Carex ve Oxytropis; nesli tükenmekte olan bitki türleri arasında doğal yabani elma (Malus sieversii), yabani üzüm (Vitis vinifera) ve birkaç yabani lale türü (örneğin Tulipa greigii) ve nadir soğan türleri Allium karataviense, ayrıca Iris willmottiana ve Tulipa kaufmanniana bulunur.
Yaygın memeliler arasında kurt, kızıl tilki, karsak, geyik, argali (en büyük koyun türü), bayağı vaşak, pallas kedisi ve birçoğu korunan kar leoparları bulunur. Kazakistan'ın ''Kırmızı Korunan Türler Kitabı'', birçok kuş ve memeli dahil 125 omurgalı ve mantar, yosun ve liken dahil 404 bitki listelemektedir.[48]
Kazakistan, Kazakistan Anayasası'nda belirtildiği gibi demokratik, laik, anayasal bir üniter cumhuriyettir. İlk cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, 1991'den 2019'a kadar başkanlık görevini yürütmüştür.[49][50] Şu anda cumhurbaşkanı ise Kasım Cömert Tokayev'dir.[51] Cumhurbaşkanı, meclis tarafından kabul edilen ve Silahlı Kuvvetler başkomutanı olarak yasayı veto edebilir. Başbakan ise bakanlar kabinesine başkanlık eder ve Kazakistan hükûmet başkanı olarak görev yapar. Kabinede üç başbakan yardımcısı ve on altı bakan vardır.
Kazakistan, Meclis (alt meclis) ve Senato (üst meclis) olmak üzere iki meclisli bir parlamentoya sahiptir.[52]
Reformlar Haziran 2019'da Kasım Cömert Tokayev'in seçilmesinden sonra uygulanmaya başlandı. Tokayev, siyasi partilerin kurulmasına yönelik bir muhalefet, kamu meclisi ve gevşeme kurallarını desteklemektedir.[53] Bunlardan bazıları:
Temmuz 2019'da Kazakistan Cumhurbaşkanı, ülke vatandaşlarının tüm yapıcı taleplerine hızlı ve verimli bir şekilde cevap veren bir "dinleme durumu" kavramını açıkladı.[54]
Diğer partilerin temsilcilerinin, bazı parlamento komitelerinde başkanlık pozisyonlarına sahip olmalarına, alternatif görüş ve görüşleri geliştirmelerine izin veren bir yasa çıkarılacaktır. Bir siyasi partiyi kaydetmek için gereken minimum üyelik eşiği 40.000'den 20.000 üyeye düşürülecek.
Merkezî alanlarda barışçıl mitingler için özel yerler tahsis edilecek ve organizatörlerin, katılımcıların ve gözlemcilerin hak ve yükümlülüklerini özetleyen yeni bir yasa tasarısı çıkarılacaktır.
Kamu güvenliğini artırmak amacıyla Cumhurbaşkanı Tokayev, bireylere karşı suç işleyenlerin cezalarını güçlendirdi.
2004 yılının Eylül ayındaki meclis seçimleri, Başkan Nazarbayev'in başkanlık ettiği hükûmet yanlısı Otan Partisi'nin hâkim olduğu bir alt meclis oluşturdu. Tarım-sanayi bloğu AIST ve Cumhurbaşkanı Nazarbayev'in kızı tarafından kurulan Asar Partisi de dahil olmak üzere başkanı destekleyen diğer iki parti kalan sandalyelerin çoğunu kazandı. Resmî olarak kayıtlı olan ve seçimlerde yarışan muhalefet partileri tek sandalye kazandı. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, uluslararası standartların gerisinde kaldığını söylediği seçimleri izledi.
4 Aralık 2005'te Nursultan Nazarbayev, büyük bir oy oranıyla yeniden Cumhurbaşkanı seçildi. Seçim komisyonu, oyların %90'ından fazlasını kazandığını açıkladı. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) ise seçim idaresinde bazı iyileştirmelere rağmen seçimin uluslararası standartları karşılamadığı sonucuna vardı.[55]
17 Ağustos 2007'de parlamentonun alt meclisi seçimleri yapıldı ve iktidardaki Nur-Otan partisi liderliğindeki Asar Partisi, Kazakistan Sivil Partisi ve Tarım Partisi'nin de yer aldığı bir koalisyon %88 ile her sandalyeyi kazandı. Muhalefet partilerinin hiçbiri koltukların yüzde 7'lik kriterine ulaşamadı. Sonuç olarak muhalefet partileri, seçimlerde ciddi usulsüzlükler olduğu iddiasında bulundu.[56][57]
2010 yılında Cumhurbaşkanı Nazarbayev, destekçilerinin kendisini 2020'ye kadar görevde tutması için referandum düzenleme çağrısını reddetti. Beş yıllık bir dönem için cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ısrar etti. 3 Nisan 2011'de yapılan seçimlerde, Cumhurbaşkanı Nazarbayev, kayıtlı seçmenlerin %89,9'u katılarak oyların %95,54'ünü aldı.[58] Mart 2011'de Nazarbayev, Kazakistan'ın demokrasi yolunda kaydettiği ilerlemeyi özetledi.[59] 2010 itibarıyla Kazakistan, The Economist tarafından Demokrasi indeksi'nde otoriter rejim olarak rapor edildi. 26 Nisan 2015'te Kazakistan'da beşinci cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı.[60] Nursultan Nazarbayev %97,7 oy oranıyla yeniden seçildi.[61]
19 Mart 2019'da ise mevcut Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, cumhurbaşkanlığından istifa ettiğini açıkladı.[62] Kazakistan'ın senato sözcüsü Kasım Cömert Tokayev, Nursultan Nazarbayev'in istifasının ardından cumhurbaşkanı vekili oldu.[63] Daha sonra 9 Haziran'da yapılan 2019 cumhurbaşkanlığı seçimini Tokayev kazandı.[64]
Kazakistan'da 10 Ocak 2021'de yapılan parlamento seçimlerinde üç parti barajı geçerek meclise girmeyi başardı.
![]() | |||||
Parti | Oy sayısı | % | Sandalye | +/– | |
---|---|---|---|---|---|
Amanat | 5,148,074 | 71.09 | 76 | –8 | |
Ak Yol | 792,828 | 10.95 | 12 | +5 | |
Komünist Halk Partisi | 659,019 | 9.10 | 10 | +3 | |
Auyl | 383,023 | 5.29 | 0 | 0 | |
Adal | 258,618 | 3.57 | 0 | 0 | |
Halk Meclisi tarafından seçilen üyeler | 9 | 0 | |||
Toplam | 7,241,562 | 100.00 | 107 | 107 | |
Geçerli oylar | 7,241,562 | 96.05 | |||
Geçersiz/boş oylar | 297,718 | 3.95 | |||
Toplam oy | 7,539,280 | 100.00 | |||
Kayıtlı seçmen/katılım | 11,919,241 | 63.25 | |||
Kaynak: OSK 13 Ocak 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Liter.kz 12 Ocak 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. |
Kazakistan on dört bölgeye ayrılmıştır (Kazakça: облыстар, oblystar; Rusça: области, oblasti). Bölgeler ise 177 ilçe'ye ayrılmıştır (Kazakça: аудандар, aýdandar; Rusça: районы, rayony). İlçeler ayrıca, ilgili belediye hükûmeti olmayan tüm kırsal yerleşimleri ve köyleri içeren en düşük yönetim düzeyinde kırsal bölgelere ayrılmıştır.[65]
Almatı ve Astana şehirleri "devlet önemi" statüsündedir ve hiçbir bölgeye ait değildir. Baykonur şehri, Baykonur Uzay Üssü için 2050 yılına kadar Rusya'ya kiralanmış olması nedeniyle özel bir statüye sahiptir.[66] Haziran 2018'de ise Çimkent şehri "cumhuriyet açısından önemli bir şehir" haline geldi.[67]
Her bölge, cumhurbaşkanı tarafından atanan bir akim tarafından yönetilir. Kazakistan hükûmeti, başkentini Sovyetler Birliği bünyesinde kurulan Almatı'dan 10 Aralık 1997'de Astana'ya taşıdı.
Kazakistan'da belediyeler idari bölümün her seviyesinde mevcuttur. Bölgesel ve bölgesel önemi olan şehirler, kentsel yerleşim yerleri olarak belirlenir; diğerlerinin ise kırsal bölge olarak belirlenmiştir.[65] En üst düzeyde, bir bölgeninki kadar idari düzeyde cumhuriyet açısından önem taşıyan şehirler olarak sınıflandırılan Almatı ve Astana şehirleridir.[68] Orta düzeyde, idari düzeyde bir ilçeninkine eşit bölgesel öneme sahip şehirler vardır. Bu iki seviyedeki şehirler, şehir bölgelerine ayrılabilir.[68] En alt düzeyde ise, ilçe önemi olan şehirler ve idari düzeyde kırsal ilçelerinkine eşit iki binden fazla köy ve kırsal yerleşim (aul) bulunmaktadır.[68]
Kazakistan, Bağımsız Devletler Topluluğu, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı ve Şanghay İşbirliği Örgütü üyesidir. Kazakistan, Rusya, Belarus, Kırgızistan ve Tacikistan, ticaret tarifelerini uyumlaştırmaya yönelik daha önceki çabaları canlandırmak ve gümrük birliği altında bir serbest ticaret bölgesi oluşturmak için 2000 yılında Avrasya Ekonomi Topluluğu'nu kurdu. 1 Aralık 2007'de Kazakistan'ın 2010 yılı için Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na başkanlık etmek üzere seçildiği açıklandı. Kazakistan, 12 Kasım 2012'de ilk kez Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi üyeliğine seçildi.[69] Ayrıca Kazakistan, Birleşmiş Milletler, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, Avrupa-Atlantik Ortaklık Konseyi, Türk Devletleri Teşkilatı ve İslam İşbirliği Teşkilatı üyesidir. Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) Barış İçin Ortaklık programının da aktif bir katılımcısıdır.[70]
1999'da Kazakistan, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'ne gözlemci statüsü için başvurdu. Meclisin resmi yanıtı, Kazakistan'ın kısmen Avrupa'da yer alması nedeniyle[71][72] tam üyelik başvurusunda bulunabileceği, ancak demokrasi ve insan hakları kayıtları iyileşene kadar konseyde herhangi bir statü verilmeyeceği şeklindeydi.
1991'deki bağımsızlığından bu yana Kazakistan "çok yönlü dış politika" olarak bilinen bir yol izleyerek iki büyük komşusu Rusya ve Çin'in yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri ve diğer ülkelerle eşit derecede iyi ilişkiler arayışındadır.[73][74] Rusya şu anda Kazakistan'ın güney merkezindeki Baykonur Uzay Üssü uzay fırlatma sahasını çevreleyen yaklaşık 6.000 kilometrekarelik bir alan kiraladı. Ayrıca burada ilk insan uzaya gönderildi. Sovyet uzay mekiği Buran ve ünlü uzay istasyonu Mir de yine buradan uzaya gönderildi.
11 Nisan 2010'da başkanlar Nursultan Nazarbayev ve Barack Obama, Washington, DC'deki Nükleer Güvenlik Zirvesi'nde bir araya gelerek Amerika Birleşik Devletleri ile Kazakistan arasındaki stratejik ortaklığı güçlendirmeyi tartıştılar. İkili, nükleer güvenliği ve nükleer silahların yayılmasının önlenmesini, Orta Asya'da bölgesel istikrarı, ekonomik refahı ve evrensel değerleri teşvik etmek için ikili işbirliğini yoğunlaştırma sözü verdiler.[75]
Nisan 2011'de Amerika Birleşik Devletleri başkanı Obama, Kazakistan cumhurbaşkanı Nazarbayev'i aradı ve BN-350 reaktöründen nükleer materyalin sağlanması da dahil olmak üzere nükleer güvenlikle ilgili birçok ortak çabayı tartıştı. İki cumhurbaşkanının 2010 yılında Nükleer Güvenlik Zirvesi'ndeki ikili toplantılarında belirledikleri hedeflere ulaşma konusundaki ilerlemeyi gözden geçirdiler.[76] Kazakistan hükûmeti 2014'ten beri BM Güvenlik Konseyi'nde 2017-2018 için daimi olmayan üye koltuğu için teklif veriyor.[77] 28 Haziran 2016'da ise, BM Güvenlik Konseyi'nde iki yıllık bir dönem için görev yapmak üzere daimi olmayan üye olarak seçildi.[78]
Kazakistan, Haiti, Batı Sahra ve Fildişi Sahili'ndeki BM barışı koruma misyonlarını aktif olarak desteklemektedir.[79] Mart 2014'te, Savunma Bakanlığı, BM barışı koruma misyonları için gözlemci olarak 20 Kazakistanlı asker seçti. Kaptandan albaya sıralanan askerî personel, uzmanlaşmış bir BM eğitiminden geçmek zorundaydı; İngilizceyi akıcı bir şekilde konuşmaları ve özel askeri araçlar kullanma konusunda yetenekli olmaları gerekiyordu.[79]
Kazakistan, 2014 yılında Rusya destekli isyancılarla yaşanan çatışmalarda Ukrayna'ya insani yardımda bulundu. Ekim 2014'te, Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin Ukrayna'daki insanî yardım çabalarına 30.000 dolar bağışladı. İnsanî krize yardımcı olmak için Ocak 2015'te Ukrayna'nın güneydoğu bölgelerine 400.000 dolarlık yardım gönderdi.[80] Cumhurbaşkanı Nazarbayev, Ukrayna'daki savaşla ilgili olarak "Kardeş katliamı savaşı Doğu Ukrayna'ya gerçek bir yıkım getirdi ve buradaki savaşı durdurmak, Ukrayna'nın bağımsızlığını güçlendirmek ve Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü sağlamak ortak bir görevdir" dedi.[81] Uzmanlar, Ukrayna krizi ne kadar gelişirse gelişsin, Kazakistan'ın Avrupa Birliği ile ilişkilerinin normal kalacağına inanıyor.[82] Nazarbayev'in arabuluculuğunun hem Rusya hem de Ukrayna tarafından olumlu karşılandığı düşünülüyor.[82]
Kazakistan Dışişleri Bakanlığı 26 Ocak 2015'te yaptığı açıklamada, "Güneydoğu Ukrayna'daki krizi çözmenin bir yolu olarak barış müzakerelerine alternatif olmadığına kesin olarak inanıyoruz." dedi.[83] Kazakistan 2018'de Nükleer Silahların Yasaklanması Antlaşması ile ilgili BM anlaşmasını imzaladı.[84]
6 Mart 2020'de Kazakistan'ın 2020–2030 Dış Politikası Kavramı açıklandı. Belgede aşağıdaki ana noktalar özetlenmektedir:
Kazakistan ordusunun çoğu Sovyet Silahlı Kuvvetlerinin Türkistan Askeri Bölgesi'nden miras kaldı. Bu birimler Kazakistan'ın yeni ordusunun çekirdeği oldu. Altı kara kuvvetleri tümeni, depolama üsleri, 14. ve 35. hava iniş tugayları, iki roket tugayı, iki topçu alayı dahil olmak üzere 40. Ordu'nun (eski 32. Ordu) tüm birimlerini ve 17. Ordu Kolordusunun bir bölümünü satın aldı. 20. yüzyılın sonlarından bu yana, Kazakistan Ordusu zırhlı birliklerinin sayısını artırmaya odaklandı. 1990'dan bu yana, zırhlı birimler 2005'te 500'den 1.613'e çıktı.
Kazakistan Hava Kuvvetleri çoğunlukla 41 MiG 29, 44 MiG-31, 37 Su-24 ve 60 Su-27 dahil olmak üzere Sovyetler Birliği dönemi uçaklarından oluşmaktadır. Hazar Denizi'nde de küçük bir deniz kuvveti bulunmaktadır.
Kazakistan, Irak'ın işgali sonrası ABD misyonuna yardım etmek için Irak'a 49 askeri mühendis gönderdi. II. Irak Savaşı sırasında, Kazakistan birlikleri 4 milyon mayın ve diğer patlayıcıları söktüler, 5.000'den fazla koalisyon üyesine ve sivile tıbbi bakım sağlamaya yardım etti ve 718 metreküp suyu arıttı.[kaynak belirtilmeli] Kazakistan Ulusal Güvenlik Komitesi (UQK) 13 Haziran 1992'de kuruldu. İç Güvenlik Hizmeti, Askeri Karşı İstihbarat, Sınır Muhafızları, birkaç Komando birimi ve Yabancı İstihbarat (Barlau) hizmetlerini içerir. İkincisi, KNB'nin en önemli parçası olarak kabul edilir. Yöneticisi Nurtai Abykayev'dir.
2002 yılından bu yana, ortak taktik barışı koruma tatbikatı olan "Bozkır Kartalı" Kazakistan hükûmeti tarafından düzenleniyor. "Bozkır Kartalı" koalisyonlar oluşturmaya odaklanıyor ve katılan ülkelere birlikte çalışma fırsatı veriyor. Bozkır Kartalı tatbikatları sırasında, KAZBAT barışı koruma taburu, çok disiplinli barışı koruma operasyonları içinde, NATO ve ABD ordusu ile birleşik bir komuta altında çok uluslu bir kuvvet içinde faaliyet göstermektedir.[86]
Aralık 2013'te Kazakistan, Haiti, Batı Sahra, Fildişi Sahili ve Liberya'daki Birleşmiş Milletler Barış Gücü güçlerini desteklemek için subay göndereceğini duyurdu.[87]
Kazakistan'ın insan hakları durumu bağımsız gözlemciler tarafından zayıf olarak tanımlanıyor. 2015'te İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Kazakistan hakkındaki raporu, ülkenin "toplanma, konuşma ve din özgürlüğünü büyük ölçüde kısıtladığını söyledi. 2014 yılında yetkililer barışçıl ancak onaylanmamış protestoların ardından gazeteleri kapattı, düzinelerce insanı hapse attı veya para cezasına çarptırdı ve ibadet edenleri devlet kontrolleri dışında dini uygulamaları nedeniyle para cezasına çarptırdı veya gözaltına aldı. Muhalefet lideri Vladimir Kozlov da dahil olmak üzere hükûmeti eleştirenler, adil olmayan yargılamaların ardından tutuklu kaldı. 2014 yılının ortalarında Kazakistan, yeni ceza, cezai yürütme, ceza usul ve idari kanunları ile temel özgürlükleri kısıtlayan ve uluslararası standartlarla uyumlu olmayan maddeler içeren sendikalar hakkında yeni bir kanun kabul etti.[88] 2016 İnsan Hakları İzleme Örgütü raporu, Kazakistan'ın "2015 yılında kötüleşen insan hakları sicilini aşmak için birkaç anlamlı adım atarak siyasi reform yerine ekonomik kalkınmaya odaklanmayı" yorumladı.[89] Kazakistan'da COVID-19 pandemisi hakkında yanlış bilgi yaydığı iddiasıyla hükûmeti eleştiren bazı kişiler tutuklandı.[90] Kazakistan'da 2014 yılında yayınlanan bir ABD Hükûmeti raporuna göre:
"Yasa, polisin gözaltına alınanlara avukat tutma hakları olduğunu bildirmesini gerektirmiyor ve polis bunu yapmadı. İnsan hakları gözlemcileri, kolluk kuvvetlerinin tutukluları bir avukatla görüşmekten caydırdığını, tutuklu avukatı gelmeden önce ön sorgulama yoluyla delil topladığını ve bazı durumlarda delil toplamak için yozlaşmış savunma avukatlarını kullandığını iddia etti. [...]"[68] "Yasa yeterince bağımsız bir yargı sağlamıyor. Yürütme kolu, yargı bağımsızlığını keskin bir şekilde sınırladı. Savcılar yarı adli bir role sahipti ve mahkeme kararlarını askıya alma yetkisine sahipti. Yargı sürecinin her aşamasında yolsuzluk ortadaydı. Hâkimler en yüksek maaşlı devlet çalışanları arasında olmalarına rağmen, avukatlar ve insan hakları gözlemcileri, ceza davalarının çoğunda hâkimlerin, savcıların ve diğer yetkililerin olumlu kararlar karşılığında rüşvet talep ettiğini iddia ettiler."[68]
Kazakistan'ın Dünya Adalet Projesi'nin 2015 Hukukun Üstünlüğü Endeksi'ndeki küresel sıralaması 102 üzerinden 65; ülke "Düzen ve Güvenlik" (küresel sıra 32/102) konusunda iyi ve "Hükûmet Yetkileri Üzerindeki Kısıtlamalar" (küresel sıra 93/102), "Açık Hükûmet" (85/102) ve "Temel Haklar" (84/102, koşullarda bir bozulmaya işaret eden düşüş eğilimi ile).[91]
Amerikan Barolar Birliği'nin ABA Hukukun Üstünlüğü Girişimi, Kazakistan'da adalet sektörü profesyonellerini eğitmek için programlara sahiptir.[92][93]
Kazakistan'ın Yüksek Mahkemesi, ülkenin hukuk sistemi üzerinde şeffaflığı ve denetimi modernize etmek ve artırmak için son adımlar attı. ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'ndan sağlanan fonla, ABA Hukukun Üstünlüğü Girişimi, Kazakistan yargı sisteminin bağımsızlığını ve hesap verebilirliğini güçlendirmek için Nisan 2012'de yeni bir program başlattı.[94]
Ceza adaleti ve mahkeme sisteminde şeffaflığı artırmak ve insan haklarını iyileştirmek amacıyla Kazakistan, 2018 yılına kadar tüm soruşturma, savcılık ve mahkeme kayıtlarını dijital ortama aktarmayı planlıyor.[95]
Eşcinsellik 1997'den beri Kazakistan'da yasaldır; yine de çoğu alanda sosyal olarak kabul edilemez.[96] Kazakistan'da LGBT kişilere yönelik ayrımcılık halen yaygındır.[97][97]
Kazakistan, Orta Asya'daki en büyük ve en güçlü performans gösteren ekonomiye sahiptir. Tarım, hayvancılık ve zengin doğal kaynakları sayesinde